Mezire, Kapusen Koleji Orkestrası (Seta Northrop arşivi. Kongre Kütüphanesi, L. Avdoyan'ın izniyle)

Muhtelif - ABD

Tencukyan Arşivi - San Francisco

Kadın heybesi: Tarsus, 22cm x 20.5cm.

Tarsuslu Bahar Torosyan’a ait. 1920’lerin başlarında Kilikyalı Ermeniler atalarının topraklarından, yaşadıkları köy ve şehirlerden ayrılmaya zorlandılar ve Bahar da diğer birçokları gibi Lübnan’a yerleşti. Bu heybe de orada Bahar’ın kızı Şake’ye (1920-2003) geçer. Şake heybeyi kullanmaya devam eder. Bugün, heybe, Bahar’ın torununun torunu olan Neni Tencukyan’ın yanında San Francisco’da bulunuyor.

Halep. Hacı Harutyun (Artin) Ağa ve Elize Torosyan’ın (Birecikli) ailesi, 1918 civarı. Ayaktakiler, soldan sağa: Hagop (‘Caneh’), Mihran, Khaçik ve Dikran. Oturanlar, solda sağa: Roze, Eliza, Azaduhi (annesinin kucağına oturuyor), Harutyun ve Maryam. Minderin üzerinde oturan kız çocuğu ise Hripsime. Küçük Azaduhi, Harutyun ile Eliza’nın ilk çocuklarıydı. Eliza (evlenmeden önceki soyadı Kalemkeryan) Antep doğumluydu. Harutyun’la, 1915-1918 arasındaki sürgün yıllarında, Halep’te tanışır. Fotoğraftaki diğer çocuklar, 1910 yılında vefat eden, Harutyun’un ilk karısı Ovsanna’nın çocukları. (Neni Tencukyan arşivi, San Francisco)

Çak Kürkçüyan Arşivi

Çak Kürkçüyan, Huşamadyan’a ailesinin Eğin fotoğraflarını gönderdi. 1915’ten sonra sağ kalanlar Birleşik Devletler’e yerleşirler. Yanlarında Amerika’ya getirdikleri halı Çak Kürkçüyan tarafından hâlâ muhafaza edilmektedir.

Eğin, yaklaşık 1905. Kürkçüyan ailesi: Ortada oturan ihtiyar çift ailenin anne ve babası (isimleri bilinmiyor), diğerleri onların çocukları. Soldan sağa: Con (d. 1892, Çak’ın babası), Herri/Hovhannes (d. 1888), babasının kucağında oturan çocuk Aleks, Zıvart, ailenin büyükannesi (büyük olasılıkla anneanne), Levon. 1915 Soyırımı’ndan sonra bu aileden çok az kişi hayatta kalır. Hayatta kalanlar Con ve Herri’dir.

Halı, Eğin, 150cm x 94cm.

Bu halının Eğin’deki Ermeni yetimler tarafından dokunduğu düşünülmektedir. 1895’teki Ermeni karşıtı saldırılar sırasında Eğin şehrinde de çok sayıda kayıplar verildiği ve Ermeni yetimlerin sayısında çok büyük bit artış olduğu bilinmektedir. Diğer yerlerde olduğu gibi burada da yetimlerin barınabileceği yetimhaneler açıldı, buralarda yetimlere zanaat öğretildi. Çocuklar tarafından dokunan ve yurtdışına satılan bu halılar yetimhaneler için gelir kaynağı oluşturmaktaydı. Büyük olasılıkla bu halı da aynı amaçla dokunmuştu. İleride Çak’ın amcası Herri/Hovhannes’in eline geçer, günümüzdeyse Çak’ın yanındadır.

Halının üzerinde Ermenice ve İngilizce olarak şöyle yazmakta:

“Eğinli Yetimler, 4 Temmuz 1898.”

Buradan da halının 1898 yılında dokunduğu anlaşılmaktadır.

Kabulyan Arşivi - ABD

Bu materyalleri ve onlarla ilgili açıklamaları Kabulyan ailesi üyelerinden Diane Kabulyan, Carloann Nacaryan ve Linda Kabulyan’a borçluyuz։ Ailenin kökeni Eğin’e dayanıyor. Diane’in babası Haygaz Kabulyan, Boğos Kabulyan (Eğinli) ile Rebeka Demirciyan’ın (Harputlu) oğludur. 

Kabulyan ailesi, Eğin, 1906 civarı. Soldan saga: Varsenig, Rebeka (evlenmeden önceki soyadı Demirciyan, Harput doğumlu), Eliz (annesinin kucağındaki bebek), Karekin (Rebeka ile Boğos’un arasında ayakta duran çocuk), Haygaz (Karekin’in önünde), Boğos ve Gabriel. (Kaynak: Haygaz ve Ute Kabulyan arşivi)

Bu fotoğrafın çekildiği tarihten sonra Boğos ve Rebeka Kabulyan’ın üç çocukları olur: Vircinya, Onnik ve Aram. Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra Vircinya ve Eliz yetimhanelerde barınırlarken Onnik de bir süre Kürt kabilerle birlikte yaşar. Boğos, Gabriel ve Aram, Soykırım kurbanları arasındadırlar. Ailenin hayatta kalan fertleri bir süre Halep’te yaşadıktan sonar Birleşik Devletler’e giderler.

Gümüş gelin kemeri, Eğin. Sahibi Almas, Keğam Kabulyan’ın annesi ve Boğos Kabulyan’ın erkek kardeşinin karısı. Almas’ın vefatından kemer gelini Roza’ya (Keğam’ın karısı) kalır ve onunla birlikte Birleşik Devletler’e kadar gelir. Kemer, Van işi. Üzerinde iki işlemeden aslan figürü zanaatkârı Arslanyan’ın eseri olduğunu, Ermenice büyük harflerle kazınmış “GT” harfleri de ikinci bir zanaatkârın da bu eserde çalıştığını simgeler. Bunun dışında yine Ermenice harflerle “ALMAS” ismi ve “98” sayısı da kemer işlenmiştir. Bu sayıdan kemerin 1898 tarihinde yapıldığı (mesleki bilgilerden ötürü Osep Tokat’a çok teşekkür ederiz) sonucuna varılabilir. Kemer, günümüzde bir aile yadigârı olarak Birleşik Devletler’de bulunmaktadır.

1) Boğos Kabulyan ve Rebeka Nacaryan’ın düğün fotoğrafı.

2) Karolan Nacaryan’ın büyükannesi Roza Masumyan ve büyükbabası Keğam Kabulyan’ın düğün fotoğrafı. Arapgir, yaklaşık 1910. Keğam, Boğos Kabulyan’ın amcasının oğludur. Keğam’ın babası genç yaşta vefat eder. Keğam, 1912-13 tarihinde Birleşik Devletler’e gurbete gider. Karısı Eğin’de kalır; daha sonra Keğam’ın dul annesi Almas ve Roza Palu’ya yerleşirler. Almas burada vefat eder. Soykırım yıllarında Roza, Der Zor’a ulaşmayı başarır ve hayatta kalır.

Eğin, 1908 civarı, cenaze fotoğrafı. Vefat eden çocuk, Boğos ve Rebeka Kabulyan’ın beş yaşındaki oğulları Hovhannes. Tabutun hemen arkasında oturan sakallı adam Boğos Kabulyan, onun solunda yüzü mendille kapanmış olan kadın Rebeka. Rahmetlinin ayakucunda duran kız çocuğu Varsenig (Boğos ve Rebeka’nın kızı), tabutun başucuna yakın olan erkek çocuğu Kapriel (Boğos ve Rebeka’nın oğulları).

Susan Sobaje Arşivi - Fresno

Bu arşiv Harput kökenli bir ailenin fotoğraflarından oluşmaktadır. Ailenin bir tarafı Harput şehrinin ileri gelen Ermenilerinden Hovhannes Bucikanyan’a (Çınkuş 1873) dayanmaktadır. Kendisi şehirdeki “Fırat” Koleji’nin öğretmenlerinden biriydi ve bir aydındı. Soykırımın ilk kurbanlarından olur. Hovhannes 1900’de Maritsa Tüfenkciyan’la evlenir ve yedi çocukları (dört kız: Asdğik, Meyri, Anahid, Araksi ve üç erkek: Armen, Karekin, Hagop) olur. Soykırımdan sonra Maritsa ve çocukları Lübnan’a göçer. Anahid, onların beşinci çocuklarıdır, 1912 Harput doğumludur. Kendisi de Lübnan’da yaşar ve daha sonra yüksek tahsil almak için Birleşik Devletler’e gider. 1951’de Fresno’da, Harput’un İçme köyünde doğmuş olan Natan Elyazaryan’la evlenir. Bu fotoğraflar Anahid ve Natan’in kızı Susan Sobaje tarafından bize ulaştırıldı.

Hovhannes Bucikanyan ailesinin Soykırım’dan sonra hayatta kalan üyeleri, yıllar sonra Lübnan’da bir araya gelirler. İlk sıra (soldan sağa): Armen, Karekin, Maritsa (Hovhannes'in dul eşi), Hagop. Ayaktakiler (soldan sağa): Asdğik, Meri, Araksi, Anahid.

1) Bu fotoğraf, Hovhannes Bucikanyan’ın erkek kardeşi Mardiros’un ailesine ait. Mardiros, Harput’ta müzik öğretmeniydi, yükseköğrenimini Almanya’da almıştı. Uzun yıllar Mezire’deki (Mamuret-ül Aziz, günümüzde Elazığ) Alman kolejinde öğretmenlik yapar. Çok sayıda şarkının bestecisi ve söz yazarıdır, ayrıca birçok ilahiyi (Protestan) Ermenice’ye çevirmiştir. Soykırım yıllarında, Harput’ta faaliyette bulunan Alman misyoner Johannes Ehmann (1870-1926) sayesinde ailesi, ayrıca kız kardeşi ve iki erkek kardeşinin ailelerinden sağ kalanlar öldürülmekten kurtulurlar. İleride Birleşik Devletler’e geçer ve 1935’te vefat eder.

İlk sıra, soldan sağa: Hayg, Mardiros (babaları), babalarının tam önündeki Taniel, Vartuhi, Şuşan (evlenmeden önceki soyadı Jamgoçyan, Mardiros’un karısı). Arka sıra, soldan sağa: Verjin, Arsen, Varsenik, Hagop.

2) Hovhannes Bucikanyan’ın karısı Maritsa Tüfenkciyan’ın ailesi. Soldan sağa, ayaktaki Maritsa’nın annesi Hripsime, yanında oturan Maritsa’nın babası Karekin. Maritsa (d. 1883) babasının sağında oturuyor, kafasında beyaz kurdele var. Tüfenkciyanlar Harputluydu ve fotoğraf da büyük olasılıkla 1897 yılında çekilmiştir.