Kozan (Sis) – Kiliseler ve Kutsal Mekanlar

Yazar Vahe Taşçıyan, 26/09/14 (Güncelleme 26/09/14) Çeviren: Sevan Değirmenciyan

Nor Vank (Başpatrikhane)

Kozanlılar şehrin kuzey-batısında, kalenin tepesinin yamacında bulunan başpatrikhane kompleksine Nor Vank (Yeni Manastır) derlerdi. Bu alanda eski zamanlarda, Kilikya Ermeni Krallığı döneminde, I. Hetum (1226-1269) Aziz Sofya adında özel bir katedrali olan krallık sarayını inşa etmişti. Sis-Kozan (1180-1190 arası) Kilikya Ermeni prenslerinin başkentiydi ve eski merkez olan Anavarza’nın yerini almıştı. Krallık merkezi Mısır Memlüklerine karşı yapılan savaşlar sırasında 1375’te harap olur.  Sadece iki kenar kuleleri ayaktadır ve bunlar da ilerde yeni başpatrikhane kompleksinin bir parçası olacaktır [1].

Başpatrikhane külliyesi. Fotoğrafın solunda görünen büyük kargir yapı Aziz Sofya Katedrali’dir. Sağda kraliyet sarayının harabelerinden iki kenar kulesi görünmekte. Fotoğrafın sağında, başpatrikhane surlarının dışında, Aziz Sofya Katedrali’nin tam altında bulunan yapı ise Kozan Ermeni toplumunun ileri gelenlerinden Krikor Efendi Mıcırıkyan’a (Yaver Efendi) aitti. Konak, sahibinin adı ile Yaverin Konağı olarak tanınmakta (kaynak; Nubaryan Kütüphanesi, Paris).

Yeni Manastır’ın inşası Başpatrik I. Giragos Açabahyan’a (1797-1822) aittir. Çalışmalar 1810 tarihinde başlar. Yeni inşa edilen katedralin temelinde krallık yıllarından kalan Aziz Sofya katedralinin harabeleri vardır. Yeni mabede tekrar Aziz Sofya adı verilir. Mimarı açıdan etkileyici bir yapı olan katedralin muhteşem bir mihrabı ve aynı derecede muhteşem bir başpatriklik tahtı vardı. Taht, mermer bir yapı idi ve üzerinde kabartmalar vardı. Dört tarafından tak şeklinde bir gölgelik taşıyan sütünlar yükselirdi. Katedralin çan kulesi vardı, fakat çan mabede bitişik Aziz Pavlus-Aziz Petrus şapelinin pencere aralığında bulunurdu. Çanın sesinden dolayı yerli Türkler kiliseye Çanlı Kilise adı verirlerdi. Aziz Pavlus-Aziz Petrus şapeli haricinde, katedral kompleksinde Eçmiyadzin, Aziz Krikor Lusavoriç, Kutsal Ruh şapelleri ve hazine dairesi de vardı [2].

Aziz Sofya Katedrali’nin krokisi (Kaynak; Lévon Nordiguian, “La cathédrale de Sis. Essai de reconstitution” in Raymond Kévorkian, Mihran Minassian, Lévon Nordiguian, Michel Paboujian, Vahé Tachjian (eds), Les Arméniens de Cilicie. Habitat, mémoire et identité, Presses de l’Université Saint-Joseph, Beyrouth, 2012, s. 59)

Başpatrik II. Sahag 1903 tarihinde Başpatrikhane kompleksinin ayrıntılı bir tasvirini yapmıştır: Kuzey kapısından girdiğinizde solda taştan yapılmış bir samanlık ve ahır görürdünüz. Bunların az ötesinde adak ziyareti için gelen misafirlere misafirhane olarak tahsis edilen ve iki katlı evlerden oluşan küçük bir mahalle bulunmaktaydı. Buraya Kamışlı adını verirlerdi, çünkü odalar birbirinden kamıştan yapılmış duvarlarla ayrılmıştı. Bu mahallenin batısında kileri ve fırını ile manastırın mutfağı bulunurdu. Daha güneye doğru gittiğinizde üç kemerden oluşan ve ahşapla örtülü uzun bir odadan ibaret büyük kapıya ulaşırdınız. Bitişiğinde küçük ve orta ölçekli evler yapılmıştı; bunlar rahiplerin yatak odaları idi. II. Sahag’ın selefi olan Başpatrik Mıgırdiç Kefsizyan’ın (1871-1894) başpatrikhanesi de burada bulunurdu [3].

Aziz Sofya’nın mihrabı (Kaynak; Hermann Goltz, Der Gerettete Schatz der Armenier aus Kilikien, Dr. Ludwig Reichert Verlag, Wiesbaden, 2000)

Biraz daha güneye indiğinizde başpatrikhaneye ulaşıyorsunuz. Binanın girişinde, başpatrikhane binasına doğru götüren ve bir kaç kapısı olan liva (eyvan, veranda) bulunurdu. Bunlardan biri başpatriğin yatak odasıydı, diğer kapılar yemek odasına, kilere ve hamama götürürdü. Nihayet bir kapı da binanın en önemli odası olan haç şeklindeki salona açılırdı. Başpatrikhane Başpatrik I. Giragos döneminde inşa edilmişti. Tamamen ahşap olan binanın bütün şehri gören bir manzarası vardı [4]. Muşeğ Seropyan Adana ruhani önderiyken, 1905 tarihinde Sis Başpatrikhanesini ziyaret eder. Kendisinin bu konuda tanıklıkları vardır. Seropyan’a göre, bu salona “Haç oda” adı da verilirdi, duvarları güzel resimlerle bezeli idi, aziz suretleri, dünyevi hayattan manzaralar: Çiçekler, kır resimleri, toprağı süren çiftçi, sürüsünü otlatan çoban, denizde yüzen yelkenli gemiler [5].

Ruhban okulu da bu kompleksin bir parçasıydı. 1899’da Ruhban okulu bünyesinde bir kaç yıllık ömür olacak bir de yetimhane açılır.

Aziz Sofya’da bulunan başpatriklik tahtı (Kaynak; Hermann Goltz, Der Gerettete Schatz der Armenier aus Kilikien, Dr. Ludwig Reichert Verlag, Wiesbaden, 2000)

Hin Vank (Eski Manastır)

1292 tarihinde Rumkale’den Kozan’a taşınmış olan Ermeni Başpatrikhanesi, Kilikya Ermeni Krallığı döneminde muhtemelen bu alanda bulunuyordu. Yerli Ermeniler buraya Hin Vank (Eski Manastır) adını veriyorlardı. 1734’te, Başpatrik Lukas Açabahyan (1731-1737) döneminde, eski harabeler üzerine yeni bir kilise inşası çalışmalarına başlanır.

Kozan, 1920’ler. Fotoğrafın merkezinde, sola doğru, büyük, iki katlı ve bir çok penceresi olan bir bina görünmekte. Bu Milli Okul (Azkayin Varjaran) binası idi. Tam sağında ise küçük kubbesi ile Eski Manastır görünüyor. (Fotoğrafın kaynağı; Father Gabriel Bretocq, Archives départementales de l’Eure, Fonds Gabriel Bretocq)

Misak Keleşyan’ın aktartığına göre, kubbesinde açılmış pencereler yüzünden, bu binaya yerliler zamanında Açıkbaş Manastırı (Klkhipatsi Vank) adını vermişler [6]. Fakat tarihçiler ve anı yazarlarında (Leon Alişan, Misak Keleşyan) bu kilisenin resmi adı konusunda genel bir belirsizlik mevcut. Bizce en muhtemeli bu ismin Aziz Meryem Ana (Surp Asdvadzadzin) olduğu yönünde: Bu yönde XIX. yy. ortalarında Kozan’da yazılan bir elyazması tanıklık da bizi desteklemekte [7].

1850’li yıllarda Fransız seyyah Victor Langlois Kozan’ı ziyaret ettiğinde kilise okula çevrilmişti bile. XVIII. yy.’da Mikayel Kasbar adlı bir usta tarafından Halep’de hazırlanmış olan ahşap başpatriklik tahtı hala kilisedeydi. Başpatrik Lukas’ın mezarı da bu kilisenin içinde, sağ tarafta bulunan mihrabın yanındaydı. Başpatrikler V. Hovhannes’in (doğum; Hacın, 1705-1721), I. Mikayel’in (Lukas’ın kardeşi, 1737-1758), III. Toros’un (1784-1796) da mezarları kilisenin avlusundaydı [8].

XIX. yy. başında, Nor Vank’ın, yani başpatrikhanenin kurulmasıyla, Hin Vank kilisesi gölgede kalır ve burası daha çok eğitim kurumuna dönüşür: Tam kilisenin yanında ise Milli Okul inşa edilir.

Aziz Sarkis

Kozan, 1903. Kutsal Yağ ayininden bir kesit. Fotoğrafın merkezinde görünen şahıs Başpatrik II. Sahag Khabayan, sağda ise, alt köşede Kutsal Yağ kazanı görülüyor. Fotoğrafın tamamını biraz daha aşağıda görmek mümkün (Kaynak; Asadur Ebeyan koleksiyonu, Atina, Mayk-Mıgırdiç Tsilingiryan’a teşekkürlerimizle).

Victor Langlois’in aktardığına göre, Aziz Sarkis şehrin merkezinde kurulmuş küçük bir kiliseydi. Muhtemelen Kilikya Ermeni Krallığı döneminde inşa edilmişti, fakat eski binadan sadece mihrap üzerindeki kemer kalmıştı. Diğer kısımlar daha sonra eklenmişti. Victor Langlois’in ziyareti sırasında, çatısı ahşap ve toprakla örtülmüştü, fakat daha ileriki yıllarda çatıyı kiremitle örtmüş ve tavanı yenilemişlerdir. Kemerlerle aynı yükseklikte, içerisini ancak aydınlatan küçük pencereler açmışlardır. Kilisenin içinde bulunan taşlarda haçlar işlenmiş ve aziz kabartmaları yapılmıştır [9].

Kozan, 1903. Kutsal Yağ ayininden bir kesit. (Kaynak; Asadur Ebeyan koleksiyonu, Atina, Mayk-Mıgırdiç Tsilingiryan’a teşekkürlerimizle).

Aziz Sarkis’in yakınlarında Fermanyan ve Nalbandyan aileleri gibi Kozan’ın ileri gelenlerinin gömüldüğü küçük bir de mezarlık vardı. Kilise ve mezarlık yüksek duvarla çevrilmişti [10].

1) 1904’teki yukaıdaki fotoğrafta görünen Kutsal Yağ kazanı. Günümüzde Antilyas’ta, Lübnan, Başpatrikhane’deki “Kilikya” Müzesinde korunmaktadır (Kaynak; Hermann Goltz, Photographien von Klaus E. Göltz, Der Gerettete Schatz der Armenier aus Kilikien, Dr. Ludwig Reichert Verlag, Wiesbaden, 2000)
2) Ayin sırasında kullanılan kupalar. Günümüzde Antilyas’ta, Lübnan, Başpatrikhane’deki “Kilikya” Müzesinde korunmaktadır (Kaynak; Hermann Goltz, Photographien von Klaus E. Göltz, Der Gerettete Schatz der Armenier aus Kilikien, Dr. Ludwig Reichert Verlag, Wiesbaden, 2000)
3) Ayin sırasında kullanılan buhurluklar. Günümüzde Antilyas’ta, Lübnan, Başpatrikhane’deki “Kilikya” Müzesinde korunmaktadır (Kaynak; Hermann Goltz, Photographien von Klaus E. Göltz, Der Gerettete Schatz der Armenier aus Kilikien, Dr. Ludwig Reichert Verlag, Wiesbaden, 2000)

Aziz Sarkis yortusunda burada ayin düzenlenir ve kurban kesilirdi. Bu kilise önce erkeklere, daha sonra kızlara yönelik okul olarak da hizmet vermiştir [11].

Aziz Meryem Ana

Tahminen bu kilise de krallık yıllarında inşa edilmişti. Langlois’a göre sadece apsiti ayaktadır. Kilise üç mihraplıydı. Uzun yıllar kilisenin çatısı toprak kaplıydı, fakat 1907 tarihinde halk para toplayıp çatıyı Avrupa’dan getirilen kiremitle örter. Yerel halktan bir çok kişi burayı ziyaret ederdi [12].

Kilisede üzerinde “Aziz Kostandin” ve bir çok haç kazılmış mermer bir sütün vardı (20 cm x 250 cm). Kuraklık zamanlarında Kozanlılar bu sutünü yatırırlar ve yağmur yağacağına inanırlardı [13].

Sis, panorama (Kaynak; Leon Alişan, Sisuan, Ermeni Kilikya’sı kompozisyonu (Ermenice), 1885, Venedik, St. Lazar)

Avlusunda bir kaç papazın gömülü olduğu kilise belli bir süreyle kız okulu olarak da hizmet vermiştir. Keleşyan Ermeni Kralı II. Leon’un bedeninin burada gömüldüğünü düşünmektedir. II. Leon’un kalbi ise Eğner köyünde bulunan Agner Manastırı’ndaydı [14].

Protestan Kilisesi

Kozan Protestan cemaatinin ilk ruhani önderi (1865-1867) Pastör Harutyun Cinişyan’dı. Halefleri ise Pastör Kevork Kasarcıyan (1867-1869) ve Pastör Sarkis Toryan olur. Toryan zamanında Aslan Paşa mahallesindeki Mulla Ömer’in evi alınır ve bazı değişiklikler yapıldıktan sonra kiliseye dönüştürülür. İlerleyen yıllarda Protestan cemaati bitişik arazileri de alır. Burada alt katı okul, üst katı da kilise olacak iki katlı bir bina yapılması tasarlanır. Temel atma töreni büyük bir çoşkuyla yapılır, fakat Kozan Başpatrikliği müdahele eder ve yapım çalışmaları yasaklanır. Tasarı ancak 1874 yılında hayata geçer. Kilise ilerde büyük bir çana da sahip olur [15].

Yukarda sayılan isimlerin dışında 1915 tarihine kadar ruhani lider görevini yapan kişiler şunlardır: Hovhannes Ganimyan, Kevork Mınçıryan, Avedis Der Garabedyan, Melidon Malyan, Melakton Krikoryan, Hagop Kumruyan, Apraham Seferyan, Garabed Kıssacıkyan, Tavit Karamanlıyan, Hovhannes Çilingiryan, Manug Maraşlıyan, Hampartzum Gövkalaycıyan, Apraham Berberyan, Gosdan Mumcuyan, Avak Şireciyan [16].

1918’teki mütarekeden sonra, tehcir ve taktilden kurtulan Kozanlılar şehirlerine dönerler ve yeni bir hayat başlar. Protestan cemaatinden geriye kalanlar geçmiş yıllarda Türk okuluna çevrilmiş kiliselerini ve okullarını yenilerler. Diğerleri gibi tehcire tabii tutulan Pastör Giragos Faracyan cemaatin yeni vaizi olur. Pastör G. Nohutyan da bu yıllarda orada görev yapar [17].

Kozan, 1920’ler (Kaynak; Father Gabriel Bretocq, Archives départementales de l’Eure, Fonds Gabriel Bretocq)

Katolik Kilisesi

Protestan Kilisesi gibi, Katoliklerin ibadethanesi de Aslan Paşa mahallesinde, eski bir han  yerindeydi. 1883’te, binanın inşası sırasında toprak sahibi ile bir sorun yaşanır. Bu vesile ile Katolik cemaati Maraş’tan Ermeni bir avukat olan Manug Efendi Karamanlıyan’ı çağırır. Kilisenin bahçelerle çevrelenmiş geniş bir avlusu vardı, hemen bitişiğinde de cemaate ait dükkanlar inşa edilmişti [18].

Kozan, 1904. Kutsal Yağ ayininden bir kesit (Kaynak; Asadur Ebeyan koleksiyonu, Atina, Mayk-Mıgırdiç Tsilingiryan’a teşekkürlerimizle).

Burada görev yapmış Katolik ruhaniler şunlardı: Rahip Vırtanes Uzunyan (1880-1888), Rahip Matteos Sisliyan (Maraş’tan), Rahip Boğos Mıgırdiçyan (İstanbul’dan), Rahip Krikor Hadigyan (Trabzon’dan), Rahip Hovhannes Kemaniciyan (1886-1912, Maraş’tan), Rahip Krikor Maruşyan, Rahip Hovhannes Khalkhovyan, Rahip Boğos Kerecciyan [19].

Aziz Minas

Kozanlıların tercih ettiği şapallerden biridir Aziz Minas. Merkez manastır yakınlarında, Martayan’ların evinin bitişiğinde bulunurdu. Geniş bir avlusu vardı ve etrafı duvarla çevrelenmişti. Avlusu özellikle çocuklara tahsis edilmiş bir mezarlık olarak kullanılmıştır. Burada haftada bir kurban kesilmesi ve Aziz Minas’ın gününde ayin yapılması adettendi. Taneler haftası adı verilen Büyük Perhiz döneminin ilk Cumartesi günü, son altı ayda evlenen yeni gelinler buraya adak ziyaretine gelip  toplanırlardı. Gelinlik giymiş olurlar ve gün boyunca eğlenirlerdi. Bunlar haricinde, Aziz Minas kayıplardan kurtaran azizdi (yitikçi derlerdi). Kozanlılar bir eşya yahut hayvan kaybettiklerinde bu şapele gelir Aziz Minas’a adak adarlardı [20].

Geçmişte Açabahyan ailesine ait olan kilise takısı, Sis. Şimdi ise Antilyas (Lübnan) Başpatrikhanesi’nin “Kilikya” Müzesi’nde sergilenmekteler (Açabahyan ailesi koleksiyonu, Mayk-Mıgırdiç Tsilingiryan’a teşekkürlerimizle).

Aziz Pavlus-Aziz Petrus

Şehrin merkezinde bulunan bir şapeldi. Aziz Pavlus ve Aziz Petrus yortusunda burada ayin yapılır ve kurban dağıtılırdı. Çevrelenmiş geniş bir avluya sahipti: Burası XIX. yy. sonlarına kadar mezarlık olarak kullanılmıştı [21].

Geçmişte Açabahyan ailesine ait olan kilise takıları, Sis. Şimdi ise Antilyas (Lübnan) Başpatrikhanesi’nin “Kilikya” Müzesi’nde sergilenmekteler (Açabahyan ailesi koleksiyonu, Mayk-Mıgırdiç Tsilingiryan’a teşekkürlerimizle).

Aziz Hagop

Kozan köprüsünün sol yanında, kalenin yamacında bulunurdu. Sadece harabeleri kalmıştır. Misak Keleşyan’ın anlattığına göre, harap olmuş duvarları 1915’e kadar hala görünürdü. Kudüs’e hacı olmayan giden Ermeniler muhakkak burayı ziyaret eder ve dua ettikten sonra yollarına devam ederlerdi [22].

Zoravarats (Kumandanlar) Kilisesi

Kozan kalesinin güney surlarının üzerinde yer alır. Kale sakinlerine ve askerlere tahsis edildiği rivayet edilir. Paskalyanın üçüncü gününde Kozanlıların Kale Günü dedikleri özel bir bayramı vardır. Halk bir günlük erzakla Zoravarats Kilisesi’nin yıkıntılarına adak ziyareti gerçekleştirir. Harabe vaziyette bulunan mihrap önünde ayin yapılır ve halk eğlenceleri tertiplenirdi [23].

Kalenin arkasında başka bir kilisenin yıkıntıları vardı. Burada kısır kadınların adak ziyaretinde bulundukları delik bir taş bulunurdu. Yerel inanışa göre, bu taşın yakınından geçen kadının kısırlığı tedavi olurdu  [24].

Geçmişte Açabahyan ailesine ait olan kilise takı ve mühürleri, Sis. Şimdi ise Antilyas (Lübnan) Başpatrikhanesi’nin “Kilikya” Müzesi’nde sergilenmekteler (Açabahyan ailesi koleksiyonu, Mayk-Mıgırdiç Tsilingiryan’a teşekkürlerimizle).

Aziz Nigoğayos Şapeli

Şehrin kuzeyinde, köprüye varmadan harabe bir şapeldir. Noel yortusunda yapılan Su Kutsama ayini sırasında din adamlarının oluşturduğu kortej bu yıkıntılar etrafında dua eder, daha sonra doğuya doğru gidip dere kıyısındaki yüksek bir kayalıkta dururdu. Bu kayalığa halk tarafından Kızlar Oynağı adı verilirdi [25].

Aziz Simeon

Şehrin dışında, güneye doğru, yürüyerek yarım saatlik bir mesafede bulunurdu. Harap bir haldedir. Çamurdan Kilise (Çamurdan ailesinin kilisesi) olarak da bilinir. Çamurdan ailesi İslamlaşmış Ermeni bir aile idi ve burası çevre tarlalarla beraber ona aitti. Şimdilerde buraya Çamurdan Kilisesi denir [26].

Geçmişte Açabahyan ailesine ait olan kilise takı ve mühürleri, Sis. Şimdi ise Antilyas (Lübnan) Başpatrikhanesi’nin “Kilikya” Müzesi’nde sergilenmekteler (Açabahyan ailesi koleksiyonu, Mayk-Mıgırdiç Tsilingiryan’a teşekkürlerimizle).

Aziz Istepanos

Aziz Nigoğayos’a gelmeden harabe bir şapeldir [27].

Aziz Mergerios

Şehrin güneyinde bulunur ve harabe vaziyette bir şapeldir. Kozan yaşlıları Paskalya sonrası birbirini takip eden yedi Cuma boyunca buraya gelip dua ederlerdi [28].

Geçmişte Açabahyan ailesine ait olan kilise mühürü, Sis. Şimdi ise Antilyas (Lübnan) Başpatrikhanesi’nin “Kilikya” Müzesi’nde sergilenmekteler (Açabahyan ailesi koleksiyonu, Mayk-Mıgırdiç Tsilingiryan’a teşekkürlerimizle).

Sıvasıl

Şehrin batısında bulunur, tepenin yamacında, eski ve yeni manastırların arasında. XIX. yy. raporlarında harabe olarak tasvir edilmiştir. Bitişiğinde bir de çeşme vardır [29].

Süllok

Misal Keleşyan’ın Kozan’da bulunduğu günlerde muhtemelen Rum kilisesi olan bu eski ibadetahaneden sadece yıkık bir duvar kalmıştı [30].

Geçmişte Açabahyan ailesine ait olan bir kilise eşyası, Sis. Şimdi ise Antilyas (Lübnan) Başpatrikhanesi’nin “Kilikya” Müzesi’nde sergilenmekteler (Açabahyan ailesi koleksiyonu, Mayk-Mıgırdiç Tsilingiryan’a teşekkürlerimizle).

Hayr Apraham

Aziz Sarkis kilisesinden aşağıya doğru, Haçikyanların evinin karşısında bulunan bir adak yeridir [31].

Amaçkı Şapeli

Amaçkı Türkçe bir kelime ve “karşı” anlamı taşımakta. Burası şehrin doğusunda bulunan bir mağara. Kozanlılar Büyük Perhiz döneminin ilk Perşembe günü dua etmek ve mum yakmak için buraya gelirlerdi [32].

Geçmişte Açabahyan ailesine ait olan bir kilise eşyaları, Sis. Şimdi ise Antilyas (Lübnan) Başpatrikhanesi’nin “Kilikya” Müzesi’nde sergilenmekteler (Açabahyan ailesi koleksiyonu, Mayk-Mıgırdiç Tsilingiryan’a teşekkürlerimizle).

Çörtin Kilisesi

Kale alanında, küçük baş kulenin eteğinde bulunan ve halk tarafından kutsal kabul edilen bir mağaradır burası [33].

Başpatrik II. Sahag Khabayan (1902-1939) (Kaynak; Hermann Goltz, Der Gerettete Schatz der Armenier aus Kilikien, Dr. Ludwig Reichert Verlag, Wiesbaden, 2000)

Muhabbetçiler İbadethanesi

Muhabbetçiler 1870’lerde Maraş Ermenileri içinde doğup özellikle Zeytun, Hacın, Dörtyol ve Kozan’da yaygınlaşmış dini bir cemaat veya tarikatdı. Ermenice’de “Siro ıngerutyun” (Sevgi Topluluğu) olarak da bilinirdi [34]. Kozan kolu 1891-1892 yıllarında Hacı Sarkis Başyan tarafından kurulmuştu. Topluluğun, haftada bir kaç farklı vesileyle imanlıların toplanıp ilahiler söylediği, dua ettiği, Kutsal Kitap okudukları kendi özel ibadethanesi vardı. İmanlıların alkollü içki içmemek, sigara kullanmamak, küfür etmemek, kumar oynamamak, Pazar günleri oruç tutmak ve o gün ticaretle uğraşmamak gibi katı kurallara riayet etmesi gerekirdi. Keleşyan’a göre, bu dini topluluğa az sayıda Türkler ve Kürtler de katılmıştı [35].

Kozan Başpatrikliği ve Adana Ruhani Önderliği bu dini akıma karşı şiddetli bir mücadele içindeydi. Hatta bu akımın sorumlularının devlet tarafından tutuklanmalarını ve uzak şehirlere sürgün edilmelerini sağlamışlardı [36].

∗∗∗

Misak Keleşyan krallık yıllarında Kozan’da olan, fakat daha sonra yıkılan kilise ve şapellerin adlarını da aktarmakta: Aziz Meryem (yada Aziz Bakire), Aziz Atakine (St. Athénogène), Aziz Parseğ, Aziz Tavit Asdvadzamayr, Aziz Hovhannes. Leon Alişan krallık döneminde burada bulunan Süryani kiliselerinin adlarını da vermekte, mesela Aziz Meryem Ana ve Aziz Barsum. Bunun dışında Süryani manastırları da vardı [37].

Kilikya Kralı IV. Leon (1309-1341). Resmeden Sarkis Bidzag, 1331, Tırazarg (Kaynak; Leon Alişan, Sisuan, Ermeni Kilikya’sı kompozisyonu, 1885, Venedik, St. Lazar)

Tırazarg Manastırı

Kozan’dan 36 km. kuzeyde yer alan bu manastırın tesis tarihi muhtemelen X. yy.. XII. yy.’da Prens I. Toros (1100-1129) zamanında Ortaçağ Ermeni kültürü ve eğitimi açısından önemli bir merkeze dönüşür. Manastırı inşa eden mimarların başında Kevork Meğrik anılmaktadır (Van’dan). Burada bir çok el yazması yaratılmıştır. Manastırın kilisesi Meryem Ana’ya adanmıştı. II. Toros (1145-1169) zamanında manastır yenilenir. Prenslik, krallık ve başrahiplik mezarlığ idi aynı zamanda. Prensler I. Toros, II. Toros, II. Rupen (1169) ve III. Toros (1293-1298), Kraliçe Zabel (1222-1252), Nemrunlu IV. Kostandin (1323-1326) gibi başpatrikler, Sarkis Bidzag gibi minyatür sanatçıları, manastırın mimarı Kevork Meğrig burada gömülüydü [38].

Sarkis Bidzag, 1330’da resmedilmiş, Tırazarg (Leon Alişan, Sisuan, Ermeni Kilikya’sı kompozisyonu, 1885, Venedik, St. Lazar).

Kutsal Haç yortusunda Kozan ve çevresindeki imanlılar bu manastırın harabelerine adak ziyaretine gelirlerdi. Keçiler kurban edilir ve büyük kazanlarla kurban eti dağıtılırdı. Yakınlarda bulunan Büyük Pınar suyuyla Su Kutsama ayini yapılırdı. Bir çok katılımcı kutsal suyu içmekle kalmaz, yaralarını veya ağrıyan gözlerini bu suyuyla yıkardı [39].

  • [1] Lévon Nordiguian, “La cathédrale de Sis. Essai de reconstitution” in Raymond Kévorkian, Mihran Minassian, Lévon Nordiguian, Michel Paboujian, Vahé Tachjian (eds), Les Arméniens de Cilicie. Habitat, mémoire et identité, Presses de l’Université Saint-Joseph, Beyrut, 2012, ss. 55, 57։
  • [2] Mabedin mimari ayrıntıları için bkz: Lévon Nordiguian, “La cathédrale de Sis. Essai de reconstitution”, ss. 64-73.
  • [3] “Merkeze Yönetim’e sunulan raporun kopyası” [Ermenice], ekte II. Sahag’ın Patrik Ormanyan’a (İstanbul) mektubu (No: 71), 31 Mayıs 1903, Sis, “Kilikya Acıları, 1903-1915" [Ermenice], “Hraztan” Yaycılık, Beyrut, ss. 19-21.
  • [4] a.g.e., ss. 21-22.
  • [5] Muşeğ Seropyan, Otobiyografi [Ermenice] (yayınlanmış değil), II. defter, s. 265.
  • [6] Misak Keleşyan, Sis-Madyan [Ermenice], “Hay Cemaran” Yayıncılık, Beyrut, 1949, s. 164.
  • [7] I. Arakel, Asil Açabahyan Ailesinin Soyağacı [Ermenice] (el yazması), 1866, Sis, s. 27.
  • [8] Victor Langlois, Voyage dans la Cilicie et dans les montagnes du Taurus, Paris, 1861, pp. 391-392; Keleşyan, Sis-Madyan, ss. 164-166, 175.
  • [9] Langlois, Voyage dans la Cilicie, s. 389; Keleşyan, Sis-Madyan, s. 167.
  • [10] a.g.e.
  • [11] Keleşyan, Sis-Madyan, s. 167.
  • [12] Langlois, Voyage dans la Cilicie, s. 389-390; Keleşyan, Sis-Madyan, s. 166.
  • [13] Keleşyan, Sis-Madyan, s. 166.
  • [14] a.g.e.
  • [15] a.g.e., ss. 355, 357.
  • [16] a.g.e., s. 356.
  • [17] a.g.e., s. 358-359.
  • [18] a.g.e., s. 351.
  • [19] a.g.e.
  • [20] a.g.e., s. 168.
  • [21] a.g.e.
  • [22] a.g.e., s. 167.
  • [23] a.g.e., ss. 167, 519.
  • [24] a.g.e., s. 169.
  • [25] a.g.e., ss. 167, 526.
  • [26] a.g.e., s. 167. Bu bilgi için İşkhan Çiftçiyan’a teşekkür ederim.
  • [27] a.g.e.
  • [28] a.g.e., s. 168.
  • [29] a.g.e.
  • [30] a.g.e.
  • [31] a.g.e.
  • [32] a.g.e., s. 169.
  • [33] a.g.e.
  • [34] a.g.e., s. 365.
  • [35] a.g.e., ss. 362, 364, 367.
  • [36] a.g.e., s. 366.
  • [37] Léon M. Alishan, Sissouan, ou L'Arméno-Cilicie : description géographique et historique (traduit du texte arménien), S. Lazare (Venedik), 1899, s. 253.
  • [38] Keleşyan, Sis-Madyan, s. 173; Alishan, Sissouan, ou L'Arméno-Cilicie, ss. 265-272; T. Kh. Hakopyan, Sd. T. Melik-Bakhshian, H. K. Barseghian, Ermenistan ve çevre bölgeler yer isimleri sözlüğü [Ermenice], II. Cilt, Yerevan, 1988, s. 149.    
  • [39] Keleşyan, Sis-Madian, s. 520.