Diyarbekir, S. Giragos mahallesi mektebi öğrencileri, 1890’ların başı. Ortada, öğretmen Hovhannes Nacaryan (Kaynak: Dikranagert’teki son kırımlar hakkında kısa rapor (resimli), Dikranagert Hemşehri Derneği yayını, 1919).

Diyarbakır – Okullar

Yazar: Robert Tatoyan 05/11/20 (son değişiklik: 05/11/20), Çeviren: Sevan Değirmenciyan

Ermeni Soykırımı öncesinde Diyarbekir (Dikranagert) ve çevre köylerindeki Ermeni nüfus

Diyarbekir (eski ismi Amid) tarihi Ermenistan’ın güneybatı ucunda bulunan, Ağtznik eyaleti ve Ermeni Mezopotamyası sınırında bulunan büyük merkezlerden biriydi [1].

Ortaçağ Ermeni tarihçileri şehri Kral Dikran’ın kurduğu Dikranagert ile özdeşleştiriyor [2], şehirde yaşayan Ermeniler de Dikranagert olarak adlandırıyorlardı [3].

Diyarbekir 1515 yılında Osmanlı İmparatorluğu himayesine geçti ve aynı adlı eyaletin (daha sonra vilayet) merkezi, valilik makamının olduğu kent konumuna geldi [4].

1870’li yıllarda Diyarbekir’in yaklaşık 45.000 nüfusu vardı ve bunun yarısı ¾’ü Ermeni olan Hristiyanlardan oluşuyordu. İlerde, özellikle 1895’teki Hamidiye kırımından sonra, şehirdeki Ermeni nüfusun azalması Hristiyanların sayısının da nispeten azalmasına yol açmıştır [5].

İstanbul Ermeni Patrikliği’nin 1913 yılı verilerine göre, Diyarbakır kazasında 3271 hane, 16352 Ermeni vardı. Bunlardan 2935 hane ve 14100 kişi Diyarbekir şehrinde, 336 hane, 2252 kişi kazada bulunan 47 Ermeni köyünde yaşamaktaydı [6]. Ermeniler dışında şehir ve kazaya ait köylerde yaşayan Hristiyan nüfusun sayısı 5801 idi (çoğunluğu Süryani). Müslümanların sayısı 51908 idi (çoğunluğu Kürt) ve diğer dinlere ait (ekseriyetle Yahudi) kişilerin sayısı ise 521 idi [7].

Kazada bulunan Ermeni köyleri Dicle nehri ile Garb ve Şark adı ile iki nahiyeye ayrılmıştı [8]. Garb nahiyesinde Ermenilerin yaşadığı 24 köy vardı. Alipunar ve Hayeğik köyleri dışında, diğer kalan köylerde bulunan Ermeni nüfus kalıcı değildi. Onlar köy işlerinde çalışmak üzere gelen marabalardı ve zaman zaman daha iyi para kazanabilecekleri yerleşim yerlerine giderlerdi [9]. Şark nahiyesinde ise yaklaşık 10 köyde daimi bir Ermeni nüfus bulunurdu (Kıtırbıl, İrincil, Kabasakal, Karabaş, Satukeğ, Arzoğlu Bağçenik, Cırnik vs.) [10].

Batı Ermenistan’daki diğer şehirlerde olduğu gibi, Diyarbekir’de de Ermenilerin başlıca uğraşı zanaat ve ticaretti. Başlıca zanaat kolları kuyumculuk, dokumacılık ve ipekçilidi [11].

Diyarbekir İstanbul Ermeni Patrikliği’ne bağlı Dikranagert Ruhani Önderliği merkeziydi aynı zamanda [12]. XIX yy. ikinci yarısı ve XX. yy. başında şehirde işlek durumda olan iki Ermeni kilisesi vardı [13]. Ermeni mahallelerinde bulunan bu kiliselerden biri yedi mihraba sahip S. Giragos, diğeri ise beş mihrablı S. Sarkis idi [14].

1850-1870’li Yıllarda Diyarbekir Okulları: Episkopos Pilibbos’un Eğitim Faaliyeti

«Eğitim ve öğrenim ile geleceğin fedakar bireylerini yetiştirmek».​​​​​​​

Bilindiği üzere, modern zamanlarda, Batı Ermeni eğitim sisteminin temeli Patrik Balatlı III. Garabed tarafından 10 Temmuz 1824 tarihinde yayımlanan bir fermanla atılmıştır. Patrik, bu fermanla patriklik himayesinden olan tüm dini önderlere bulundukları yerleşim birimlerinde çocukların eğitimi için okullar tesis etmelerini salık vermekteydi [15]. Bu ferman ile Batı Ermenistan ve Osmanlı İmparatorluğu’nun diğer bölgelerinde bulunan ruhani merkezlerde, tabii ki Diyarbekir’de de kilise bünyesinde okullar açılmasına vesile oluyor.

Batı Ermenilerinin eğitim hayatındaki ikinci önemli aşama 1860 tarihinde hazırlanan Nizamname [16]. Nizamname, herhangi bir önemli değişikliğe uğramadan, Soykırım’a kadar uygulanacak olan Osmanlı İmparatorluğu’ndaki Ermeni “milli” ve cemaat okullarının yönetim sistemi konusunda düzenlemeler getiriyordu. Ermeni Patrikliği bünyesinde, Batı Ermenilerinin eğitim sisteminin genel kontrolünün uygulanması görevinin verildiği, bir Eğitim Kurulu (İstanbul Merkezi Eğitim Kurulu) tesis ediliyor. Kurulun görevi cemaat-“milli” okulların gelişimini denetlemek, eğitim faaliyetine destek amacıyla tesis edilen eğitim-“kültür” [17] cemiyetlerine katkı sunmak, bilgili öğretmenlerin yetiştirilmesini desteklemek (kurul tarafından tasdik edilen öğretmenlik belgesi vermek suretiyle), ders kitaplarının hazırlanmasına katkı sunmak vs. Eğitim Kurulu milli-cemaat okularındaki müfredatın hazırlanması, diplomaların belirlenmesi ve diğer konularla da ilgiliydi (bknz. Nizamname, 45. madde) [18].

Osmanlı İmparatorluğu’nun Ermeni yerleşimlerinde faaliyet gösteren cemaat-“milli” okulların doğrudan idaresi, okul faaliyeti ile alakalı değişik ihtiyaçların temini yerelde bulunan Mahalle Kurulu’na veya bu kurul tarafından atanan Okul Mütevelli Heyetine aitti (md. 52). Okulun kesintisiz ve düzenli faaliyet göstermesi için gerekli olan harcamalar Mahalle Kurulu bütçesinden sağlanmalıydı. Bütçe, mahalle halkının vergisinden, kilise ve okula ait taşınmazların gelirinden, kilisenin kazancından, vasiyate, bağış vs. oluşmaktaydı (md. 53). Mahalle Kurulları, okulla alakalı konullarda doğrudan İstanbul’da bulunan Merkez Eğitim Kurulu ile iletişim halinde olmalıydı (md. 54) [19].

Bu zaman dilimde Merkez Eğitim Kurulu Osmanlı İmparatorluğu sınırları içinde olan Ermeni okulları için bir müfredat yürürlüğe koyar. Belge, büyük ölçüde Avrupa, özellikle Fransa’daki müfredatlardan alınmıştı. Anaokulu, ilkokul, ortaokul seviyeleri belirlenmiş ve her bir seviye için öğretilecek dersler, sınıf sayısı, ders saatleri, ceza ve ödül yöntemleri kararlaştırılmıştı. Aynı zamanda sınıfların ayrımı, okulların derecelendirilmesi, derslerin programı, teneffüsler, öğle teneffüsleri, bayram tatilleri vs. belirlenmişti. Öğrencilerin derslerdeki başarısını ve becerilerini takdir etme, yıl sonu sınavları ve mezuniyet belgeleri verme sistemi de okullarda bu dönem getirilen yeniliklerden [20].

Diyarbakır’daki Ermeni okulları hakkında bize ulaşan ilk tanıklıklar 1850’li yıllardan. 1857 yılında S. Giragos ve S. Sarkis kiliseleri bünyesinde kızlar için iki okul olduğu bilgisi mevcut. S. Giragos’daki mektepte 70, S. Sarkis’tekinde ise 50 kız öğrenci eğitim görüyordu. Öğrenci sayıları yükselme eğilimindeydi, çünkü eğitim isteği toplum içinde giderek yaygınlık gösteriyordu [21].

Bu eğitim kurumları dışında, şehirde 200 erkeğin devam ettiği bir de erkek okulu açılır (hangi mahallede bulunduğuna dair bir bilgi yok, fakat tahminimiz bu okulun S. Giragos’da olduğu yönünde). Temel bilgiler verilen bu mektepte öğretilen dersler okuma-yazma ve kilise müziğiydi. Okulun hamisi şehrin ileri gelenlerinden kurulan S. Lusavoriç Eğitim-Kültür Cemiyeti idi. Başka dini cemaatlere ait okullara giden Gregoryan çocukların bu okula gitmeye başladığı belirtilmekte [22].

1850-1870’li yıllarda Diyarbakır’daki eğitim hayatında görülen canlılığın başlıca nedeni kentin ünlü aydın ve eğitmeni, S. Giragos kilisesi mektebi ve diğer Ermeni okullarında öğretmen ve yönetici olan Mıgırdiç Ekmekçiyan’ın faaliyetleri idi (1775-1885). 1868 yılında, Ekmekçiyan’ın girişimleriyle, İstanbul’da faaliyet gösteren “Antznıver” (Fedakar) Eğitim-Kültür Cemiyeti Diyarbakır’da bir şube açar. Kentteki Ermeni zanaatkarlar için bir Pazar okulunun tesis edilmesi ve onlara Ermenice okuma-yazma öğretmek bu cemiyetin faaliyetlerinden biri olur. Bir tanıklığa göre, 1870’li yıllarda S. Giragos kilisesi mektebi, Mıgırdiç öğretmenin başkanlık ettiği zanaatkarlar okulu olarak Pazar günleri canlı bir merkezdi [23]. Pazar okulunda ve özellikle S. Giragos mahalli mektebinde Mıgırdiç öğretmenin öğrettiği dersler Genel Dilbilgisi, Narek ve İlahiler yorumu, Matematik, Coğrafya, Kutsal Kitap ve Ermeni Tarihi, Mantık ve Hitabet [24].

1860-1880 yıllarında Diyarbekir’in ünlü eğitimcilerinden biri Tovmas Zavzavatcıyan’dı. Kendi ve eğitimperver diğer insanların çabasıyla, 1865 yılında “Hayrenaser” (Vatanperver) Cemiyeti tesis ediliyor. Bu cemiyet aynı yıl içinde Diyarbekir toplumsal ve eğitim hayatında önemli bir yeri olan “Hayrenasirats” (“Vatanperver”) karma okulunu kurar (okula devam eden öğrencilerin sayısı ve okulun çalışmaları hakkında bilgileri makalenin ilgili kısmında bulabilirsiniz) [25].

Zavzavatcıyan’ın bir diğer çalışması yetişkinler için tertiplenen pazar dersleri ve söyleşileriydi. Bu konuşmalar vasıtasıyla Zavzavatcıyan’ın amacı, katılımcıların zanaat alanında ilerlemelerini sağlamak, fakirlere geçimlerini sağlamaları için dilenmek ve kiliseden yardım almak yerine iş öğrenmelerini teşvik etmekti [26].

Zavzavatcıyan benzer vaazlar ve eğitsel-aydınlatıcı faaliyetleri ile Diyarbekir’deki kilise iktidarının fakirperver projelerine kuhalif bir tavır takınıyor ve bu yüzden ruhani önder Episkopos Hagop Papazyan’ın hoşnutsuzluğuna neden oluyordu. Episkopos Hagop-Zavzavatcıyan restleşmesinde zengin tüccar kesim din adamına destek olurken, esnaf ve zanaatkar sınıfı Zavzavatcıyan’ın yanındaydı. Ruhani önder verdiği bir vaazde Zavzavatcıyan’ı “dinsiz ve allahsız” olarak tabir eder ve daha sonra papazlara ev ev gezip, halka çocuklarını “Hayrenasirats” okuluna göndermemeleri yönünde ikne etmeleri talimatını verir. Zavzavatcıyan’ın kendisine yönelen bu düşmanlığa verdiği cevap ise, “Hayrenasirats” okulu öğrencileri tarafından sahnelenen “Cehalet ve İlericilik” oyunu olur. İlericiliği temsil eden alegorik karakter Cehaleti Ermenistan’dan kovalamaktadır.

Kısa bir süre sonra erken yaşta başlayan ve ahlaki ilkeler üzerine kurulu eğitimin öneminin vurgulandığı Zavzavatcıyan’ın “Norayr” adlı ikinci tiyatro oyunu sahnelenir. Oyun şu sözlerle bitiyordu: “Birbirimizi sevmeli ve birbirimize yardım etmeliyiz. İncil’in ruhu, bilginin sonu ve kibarlığın amacı budur. Dinlemek için kulağ olanlara ne mutlu” [27].

Tiyatro oyunlarının eleştirel üslubu ve halkın üzerinde bıraktığı etki Episkopos Hagop’un hoşuna gitmez ve ihbar yoluna başvurur. Nisan 1872’nin ilk günlerinde Türk polisler “Hayrenasirats” okulu ziyaret edip, Zavzavatcıyan’a kurumun faaliyetlerini durdurmasını söylerler, çünkü yönetici paşanın kulağına okulda provakatörler yetiştirildiğine dair duyumlar gelmiştir [28]. Okul kapanır, Zavzavatcıyan bir süre öğretmenlik yapamaz.

“Hayrenasirats” okulunun başına gelen basında ve aydın çevrelerde büyük yankı bulur. Yeni seçilen İstanbul Patriği Nerses Varjabedyan 1874 yılının yazında Episkopos Hagop’u görevden alır ve yerine, Diyarbekir ruhani önder vekili olarak genç rahip Pilibbos Nacaryan’ı (Khuncaryants) atar (1876’da episkopos takdis edilir) [29].

Diyarbekir’e yerleştikten sonra Rahip Pilibbos’un eğitim alanında yaptığı ilk girişimlerden biri “Hayrenasirats” okulunun yeniden açılması, S. Giragos kilisesi mahallesinde bulunan okulun aydınlık ve ihtişamlı binasının inşası (S. Giragos kilisesi avlusunda) ve yeni bir kız okulunun tesisi (öğretmen Anna Hagopyan) [30].

Bölgeye yeni atanan ruhani önder Diyarbekir’de o dönem eğitim faaliyeti gerçekleştiren “Antznıver”, “Hayrenaser” ve “Mesrobyan” gibi daha etkin kültür derneklerinin gelişimine önem vermeye başlar. Bu cemiyetlerin esnaf sınıfının özenli temsilcilerinden kurulu komisyonları vardı ve herhangi bir fedakarlık yapmaktan asla çekinmezlerdi [31]. Her bir komisyon tarafından gerçekleştirilen toplantılar dışında, ayda bir kere Episkopos Pilibbos başkanlığında “birleşmiş” bir toplantı gerçekleştiriliyor ve bu toplantı sırasında ruhani önder pederane tatlı ve ikna edici sözlerle komisyonların faaliyetini birleştiriyor, birbirine koordine hale getiriyordu. Pilibbos Bulgar sürgün Zakarya Stoyanov’un [32] “eğitim ve öğrenimle geleceğin fedakar bireylerini yetiştirmek” sözlerine atıfta bulunup, eğitim ve öğrenimin öneminin altına çiziyordu [33].

Dönem tanığına göre, Episkopos Pilibbos “Hayrenaser”, “Antznıver” ve “Mesrobyan” cemiyetleri bünyesinde örgütlenmiş halkın kalbini fethetmiş ve Episkopos Pilibbos’un imkanlarına hayran olan bu cemiyetlerin çalışanları da komisyonlar oluşturup eğitim çalışmalarını ilerletiyorlardı [34].

13 Nisan 1879 tarihinde “Dikranagert Okul ve Cemiyetleri Durumu” başlığında hazırlanan kapsamlı rapor, eğitim alanında ruhani önderin faaliyetlerinin sonuçlarını gösteriyor. Rapordaki verilere göre, şehirde S. Giragos ve S. Sarkis kiliseleri bünyesinde erkek ve kız okulları, bunların yanında ilkokul ve yuvalar, aynı zamanda “Antznıver”, “Hayrenaser”, “Mesrobyan” cemiyetlerine ait toplamda yedi milli, cemaat ve özel eğitim kurumu vardı. Bu kurumlara devam eden öğrenci sayısı 443’dü (her bir kuruma giden öğrenci sayısını, her bir kurum hakkında konuşulan bölümlerde vereceğiz) [35].

Episkopos Pilibbos’un Diyarbekir’deki eğitim ve diğer faaliyetleri gerçekleştirme yolunda esnaflara öncelik tanıması, onlara yaslanması ve dolayısıyla zengin olan tüccar kesimden sadece kilise vergilerini toplaması ve maddi imkanlarından istifade etmesi zengin çevrelerde bazı sessiz şikayetlere yol açtı [36]. Ruhani öndere karşı olan muhalefetin merkezi, kendisine karşı gelmek için bir fırsat kollayan  S. Sarkis kilisesi yönetim kuruluydu. Bu fırsatı kendilerine sunan İstanbul Patrikliği temsilcisi Rahip Karekin Sırvantzdyants’ın Eylül-Kasım 1879 tarihinde Diyarbekir2e gerçekleştirdiği ziyaret sağlamış oldu [37]. Sırvantzdyants’ın Diyarbekir’den ayrılmasının arefesinde, S. Sarkis yönetim kurulu üyeleri bir toplantı yapıp, kendisine Episkopos Pilibbos yerine bölgenin ruhani önderi olmasını teklif eder. Yapılan bu topantının haber, Diyarbekir’deki Ermeni esnaflar arasında yayılır ve büyük bir tepkiye yol açar. Halk S. Sarkis kilisesi civarına toplanır ve Karekin Sırvantzdyants’tan şehri hemen terk etmesini ister. Episkopos Pilibbos taraftarı ve onların karşısında bulunan gruplar arasında çıkan kavga polis geldiği zaman ancak yatışır. Bu olay sonrasında “Hayrenasirats” cemiyeti üyesi olan bir çok kişi tutuklanır, Zavzavatcıyan bir süre gizlenşr, Episkopos Pilibbos ise açıklama vermek üzere polis eşliğinde İstanbul’a götürülür [38].

1880’lerden 1890’ların ilk yarısına Diyarbekir Okulları

«Ermenilerde eğitim durumu pek kıskanılacak durumda değil”.

Bu olaydan sonra Diyarbekir’deki Ermeni kültürel hayatı belli ölçüde durağanlaşıyor, hatta geriliyor. Toplum içindeki ayrışmalar neticesinde 1880’li yıllarda ruhani önder vekilleri birbirine ardına değişiyor, hatta bazıları bir kaç ay dahi görev yapamıyor (Episkopos Horen Mkhitaryan, Mart-Mayıs 1880); Papaz Hovhannes Bağdasaryan Haziran 1880-Haziran 1881, ikinci kere Nisan 1883-Eylül 1885, üçüncü kere 1888-Ağustos 1891, Rahip Yeğişe Kazancıyan (Haziran 1881-Nisan 1883), Rahip Arisdages Tertzagyan (Eylül 1885-Mayıs 1886), Üstrahip Nerses Karahanyan (1887-1888), Episkopos Yeznig Abahuni (Ağustos-Eylül 1891) [39]. Kilise işlerindeki bu düzensiz hal, eğitim hayatı üzerinde etkili oluyor.

1885 yılı başlarında şehre ziyarete gelen dönemin aydınlarından Margos Natanyan bölgede eğitim durumunun kıskanılacak bir durumda olmadığını ve tatmin edecek herhangi bir okulun bulunmadığını söylüyor. “Cemiyetler arasındaki anlaşmazlıklar Episkopos Pilibbos zamanında hafif de olsa hüküm sürmekteydi, ne ruhani önder, ne vekil veya kaymakam vardı”, diye devam eder aynı yazar [40].

1886 yılı başlarına ait verilere göre, “Armenya” gazetesinde yayınlanan haber ışığında, Diyarbekir’de S. Giragos ve S. Sarkis mahalli okulları, bunların bünyesinde bulunan yuvalar, aynı zamanda “Hayrenaser” ve “Antznıver” cemiyetlerine ait iki okul faaliyete devam etmekteydi. Genel öğrenci sayısı 630’du (okullara göre dağılımını konuyla ilgilş kısımlarda görebilirsiniz) [41].

Diyarbekir okullarında görev yapan öğretmenlerin büyük bir kısmı orada eğitim almış ve mezun olduktan sonra aynı eğitim kurumunda çalışmaya başlamış yerli insanlardı. Aldıkları maaş yaptıkları işin ağırlığına ve sahip oldukları yetkinliğe göre 25, 50, 60, 75, 120 ve 150 kuruş arasında değişmekteydi. Öğretmenlerden hiç biri İstanbul’da bulunan Merkez Eğitim Komisyonu tarafından tasdiklenmiş öğretmenlik sertifikasına sahip değildi.

Ortak müfredatla yapılan bir eğitim de söz konusu değildi. “Hatta aynı avluda bir okuldan diğerine geçen öğrenci eskiyi unutup yeniden başlayacak... Ne sömestr, ne de yıllık sınav, ne ahlaksıza ceza, ne de ahlaklıya ödül var. Verilecek dersler eğitim dönemlerine ve bir ders programına ayrılmış değil. Sınıfla ders vermek istisnai, her birine ayrı ayrı ders vermek kaide idi. N yeni öğrencilerin önünde bir engel, ne de öğrencilikten vazgeçenlere soru soruluyordu. Güvercinliğe benziyorlar; bir taraftan girilir ve diğerinden çıkılır. Ne yaşa, ne uygunluğa ve ne de sağlık durumuna bakılıyor”, denmekte haber yazısında [42].

Diyarbekir okullarının fiziki şartları da pek iyi sayılmazdı. “Okul binaları okul olmak için yeterli değil. Büyükler çok büyük, küçükler ise çok küçük ve eski sistemle inşa edilmiş. Ders çalışmak için gerekli odalara, sınıflara, yemekhaneye, herkesin kullanımına uygun bir ziyaretçi odasına sahip değiller”, yazıyor aunı kişi [43].

Fransız araştırmacı Vital Cuinet’nin “Asta Türkiyesi” çalışması 1880’li yılların sonu ve 1890’ların başında Diyarbekir okullarının durumu hakkında ayrıntılı bilgiler barındırmakta. Araştırmacıya göre, şehirde 9 milli, cemaat ve özel Ermeni okulu vardı. Bunlardan dördü Gregoryen (dört erkek ve biri kız okulu), biri Katolik (erkek) ve üçü Protestan Ermenilere (ikisi erkek ve biri kız okulu) aitti. Bu okullarda eğitim gören öğrencilerin genel sayısı 380 erkek ve 110 kız olmak üzere 490’dı. Ermeni Gregoryen cemaati okullarında 300, Katolik cemaati okulunda 40, Protestan cemaati okullarında ise 150 öğrenci eğitim görmekteydi (bknz. Şema 1). Öğretmen sayısı ise 20 idi (okullara göre dağılımını görmek için bknz. Şema 1) [44].

Vital Cuinet, Gregoryen Ermeni okullarının, özel bir vergi, bağış, para kampanyası, velilerin ödediği ücretler vasıtasıyla kilise cemaati tarafından finanse edildiğini yazıyor. İlköğrenim uygulanıyor ve dersler Ermenice ve Türkçe olarak yapılıyordu [45].

Şema 1. Diyarbekir Ermeni Okulları, 1880-lerin sonu, V. Cuinet’in verileri

 

Cemaat

Erkek

Kız

Okul

Öğrenci

Öğretmen

Okul

Öğrenci

Öğretmen

1

Gregoryen Ermeniler

4

240

8

1

60

2

2

Katolik Ermeniler

1

40

1

-

-

-

3

Protestan Ermeniler

2

100

6

1

50

3

 

Genel

7

380

15

2

110

5

1890’lı yılların ortasından 1908 II. Meşrutiyet’e Diyarbekir Ermeni Okulları

«Geçen yıllarda hiç görünmeyen bir sonuç”.

8 Haziran 1895’de, 1908 yılının ortalarına kadar bu görevde kalacak olan Rahip Yezegiel Arşaruni Diyarbakır ruhani önder vekili tayin edilir [46]. Rahip Yezegiel’in görevde uzun süre kalması Diyarbekir’deki Ermeni hayatına belli ölçüde olumlu bir etki yapıyor ve toplumsal hayat durulup, cemaat içi gerginlik eksiliyor.

Hamidiye kırımları felaketi Diyarbekir Ermenilerinin belli ölçüde kendine gelmesini sağlıyor. Olayların olduğu yıllarda basında yer alan verilere göre, Diyarbekir ve çevresinde bulunan köylerde 20-22 Ekim (1-2 Kasım) 1895 tarihinde yaşanan kırımda yaklaşık 2000 kişi ölüyor ve çoğu Ermeni olmak üzere yaklaşık 1500 Hristiyan yaralanıyor. Kazada bulunan tüm köy kiliseleri ve manastırlar yerle bir edilip, Ermenilere ait 1200 dükkan ve 1500 hane talan ediliyor. Ermenilerin uğradığı toplam maddi zarar 10 milyon Osmanlı altını civarıydı [47].

Kırımı takip eden ekonomik yıkım neticesinde Diyarbekir Ermeni okulları da büyük ölçüde zarar görüyor. Hatta, 1896-1899 yılları arasında şehirdeki başlıca eğitim kurumu olan S. Giragos okulu kapanıyor, bazen aralıklarla, düzensiz olarak faaliyet gösteriyor, kapanıp yeniden açılıyor.

  1899’un bahar aylarında, okul yönetim kurulu üyelerinin büyük bir çoğunluğu, finanse etmekle yükümlü oldukları eğitim kurumu için gerekli yeterli maddi imkanlara sahip olmadıkları gerekçesiyle, görevinden istifa eder ve bunun sonucunda okul kapanma tehlikesi ile karşı karşıya kalır [48].

1899 yılı yazında S. Giragos mahalli mektebinin yönetim kurulu başkanlığına Garabed Efendi Der-Boğosyan seçilir. Yeni yönetim kurulunda bulunan girişimci üyelerle beraber, takdire şayan çalışkanlık ve eşsiz bir eğitimperverlikle okulun, en nihayetinde Diyarbekir’deki Ermeni toplumsal hayatının çağdaşlaşması için çalışmaya başlıyor [49].

Yeni yönetm kurulu S. Giragos mahalli okulunun müdürlük görevini Kiğı doğumlu eğitimci Bedros Srabyan’a teslim eder. Srabyan çağdaşları tarafından ciddi ve okula dair çalışmaların radikal olarak organize edilmesinde uzman bir kişi olarak tanımlanıyor. Öğretmen kadrosu dışardan davet edilen yeni uzmanlarla zenginleşiyor. Buna paralel olarak okul bütçesi de 3-4 bin kuruşa kadar yükseliyor ve bu, zamanın bir tanığına göre Diyarbekir eğitim hayatında duyulmamış bir şeydi [50].

Maddi gelir toplamak amacıyla diğer Ermeni okullarında da uygulanan “evlat edinme” sistemi S. Giragos okulunda da uygulanmaya başlar. Buna göre varlıklı bir kimse bir veya bir kaç yoksul öğrencinin eğitim masraflarını istlenirdi [51].

29 Kasım (12 Aralık) 1900 sayılı “Arevelk” gazetesinde yayınlanan bir haberde Diyarbekir’deki S. Giragos kilisesi okullarının yönetim kurulu ve müdürün çabalarıyla giderek daha iyi bir duruma geldiğinden bahsediyor. Tarihi Ermenistan’ın nispeten gelişmiş diğer bölgelerinden davet edilen yeni öğretmenler okula gelmiş ve görevlerine başlamıştı, dersler düzenli bir şekilde yapılıyor ve devam ediyordu. Öğretmen kadrosu gündeminden okul kitaplığı kurulması da olan toplantılarını düzenli olarak yapıyordu [52].

Okul yönetim kurulu önünde duran başlıca sorun eğitim kurumunun faaliyeti için gerekli maddi imkanların yaratılması. Okul bütçesinin aylık 10 altın-para açığı olduğu yazılmış. Bu sorunun çözümü için okul yönetim kurulu ruhani önderliğin yardımını beklemekte. Haber yazan kişiye göre, ruhani önderlik halka eğitimin faydasını ve okulun önemini anlatmalıydı ve eskiden olduğu gibi “para verin, para verin” demek yerine, bu çalışmayı onların kalbine dokunarak, eğitimperver duyguları hareketet geçirerek yapması gerekirdi [53].

26 Temmuz 1901 tarihli haberde Diyarbekir Ermeni toplumunun S. Giragos kilisesinin sahip olduğu okul gibi düzenli ve bakımlı bir okula bugüne kadar sahip olmadığı memnuniyetle kaydedilmiş [54]. Bununla beraber son sınıfın devamı ve eğitim faaliyetini daha düzenli bir hale sokmak adına okulun 40-50 altınparaya ihtiyacı olduğu da belirtilmiş [55].

Aynı yıla ait bri başka haber yazısında S. Giragos mahallesinde bulunan kız okulunun katettiği yol kayda geçirilmiş. Bu gelişim bir çoğunun umduğundan daha somut bir sonuç verdi, ve bu sonuç geçen yıllarda dahi görülmemişti, yazılı bahsi geçen haberde [56]. Okuldan mezun olan kız öğrenciler Ermenice, Din Bilgisi, Dil Bilgisi ve Ev Ekonomisi derslerinden yıl sonu sınavı oluyordu. Yazara göre bu dersler pedagojik verimli bir metodla kendilerine aktarılmıştı [57].

Ermeni okullarının mezuniyet törenleri mahalle kilisesinde ihtişamlı bir şekilde yapılıyor, ruhani önder, toplumun ileri gelenleri ve halk, Ermeni Katolik ve Protestan cemaatlerinin temsilcileri katılım gösteriyordu [58].

S. Giragos mahallesinde bulunan okulla mukayese edildiğinde, S. Sarkis mahallesinde bulunan karma okulun durumu pek memnuniyet verici değildi. 20-22 Ekim 1895 kırımları sırasında S. Sarkis kilisesi zarar görmüş, talen edilmiş ve harap olmuştu, bu nedenle bitişiğinde bulunan okul ile birlikte 1896-1897 yıllarında tamamen kapalıydı. 1898’de kilise ve okul yeniden açıldı, fakat okul yönetim kurulu eğitim hayatını organize edemedi, özellikle kaliteli öğretmen temin edemedi ve bu yüzden çok sayıda öğrenci okulu terk etti [59].

S. Sarkis okulunun kötü durumundan endişeli olan ruhani önder, Ekim 1902’de S. Giragos okulu müdürü Bedros Srabyan’a oradaki durumu incelemesi ve eğitim sürecinin iyileştirilmesi konusunda bir teklif hazırlaması talimatını verir. Srabyan’ın hazırladığı rapora göre, S. Sarkis okulu o dönem 57 erkek ve 45 kız öğrenciye, 3 erkek ve 2 kadın öğretmene sahipti. Sınıf ayırımı, verilen derslerin İstanbul’daki Merkez Eğitim Komisyonu müfredatına uygunsuzluğu, sınıf defterlerinin düzensizliği, yararsız ders kitapları kullanılması, iç kontrolün ve disiplin kurallarına riayet edilmemesi gibi sorunlar okulda farkedişe başlıca problemlerdi [60].

Bu durumu düzeltmek için B. Srabyan okulda eğitim gören öğrencileri teferruatlı bir sınava tabii tutulmasını ve bu sınav sonuçlarına göre yeni sınıflara ayırmayı, yeni müfredat hazırlanmasını, öğrencilere uygun ve daha kolay öğrenme imkanı sunan ders kitapları verilmesini, öğretmen ve öğrenciler için sandalyeler, masalar ve okul gereçleri hazırlanmasını ve en önemlisi sorumluluk sahibi ve yetkin öğretmenlerin işe alınmasını öneriyordu [61]. Görünüşe göre bu önerilerin büyük bir kısmı zaman içinde hayata geçirilmiş.

Diyarbekir okullarının durumu hakkında İstanbul Patrikliği Eğitim Komisyonu tarafından 1901 tarihinde hazırlanan milli ve cemaat okulları durumu ile ilgili rapor Diyarbekir okullarının o dönem durumu hakkında değerli bilgiler barındırıyor. Bu rapordaki verilere göre, Diyarbekir’de S. Giragos ve S. Sarkis kiliseleri bünyesinde faaliyet gösteren okullarda eğitim gören öğrenci sayısı 884’dü (560 erkek, 324 kız). Bu okullarda görev yapan öğretmen sayısı 25’di (16 erkek, 9 kadın) (öğrenci sayılarının okullara göre dağılımını az ötede görebilirsiniz) [62]. Açıklama olarak Diyarbekir Protestan ve Katolik okullarına 190 Ermeni öğrencinin (90 erkek ve 100 kız) devam ettiği belirtilmiş [63].

Diyarbekir kazasında bulunan herhangi bir köyde düzenli olarak faaliyet gösteren bir ilkokul yoktu, fakat ruhani önderlik oralarda birer okul açılması yönünde çalışmaktaydı [64].

Diyarbekir eğitim hayatında, 1902 sonbaharında ruhani önderlik girişimiyle zanaatkarlar için bir pazar okulunun yeniden açılması önemli bir olaydı. Ermenice, Osmanlıca yazı, imkan olduğu takdirde Fransızca ve İngilizce, Din Bilgisi, Matematik, yazı ve ahlak verilen dersler arasındaydı. Dersler S. Giragos kilisesi bünyesinde bulunan karma okul binasında veya avlusunda gerçekleşiyordu. Başta okulun organize edilmesi görevi kilise papazı Krikor Hekimyan ve S. Giragos okulundan dört öğretmene verilmişti, fakat ilk derse katılan dinleyici-öğrencilerin çokluğu çalışmalara okul yönetimi ve müdüriyetinin de katılmasını mecbur kılar [65].

Yüz civarında gen. Pazar okulunun çalışmalarına katılım göstermekteydi. Eğitim parasızdı, her bir öğrenci imkanı dahilinde ve gönüllülük esasına göre bir giriş veya haftalık ücret ödüyordu. Okul yöneticileri bu meblağı okul için kitap ve gazete alımına ve kitaplık tesisi için kullanmak durumdaydı [66].

Diyarbekir kazasında bulunan büyük Ermeni köylerinde ilköğretim okullarının açılması için yapılan ilk girişimler 1900’lerin başına ait. 1901 yılında eğitimperver bir hayırseverin maddi desteği ile Sat köyünde (1913 verilerine göre köyde 70 hane Ermeni yaşamaktaydı) bir okul açılıyor. Okul köy halkı için büyük bir teselli kaynağı olur [67]. Bu ve gelecek yıllar içinde Diyarbekir kazasında bulunan Ermeni yerleşim birimlerinde okullar düzensiz bir şekilde faaliyet gösteriyor, maddi imkanlara ve öğretmen durumuna göre ara ara açılıp kapanıyordu.

II. Meşrutiyet Sonrası Diyarbekir Okulları. Terakki Yüksek Okulu

«Eğitim alanında yapılacak çok şey var».

1908 Jön-Türk devrimi Diyarbekir Ermeni toplumsal hayatının eğitim de dahil tüm alanlarında somut bir canlılığa neden olur.

1909 tarihinde açılan ortaokul Diyarbekir Ermenilerinin eğitim alanında yaptıkları önemli bir başarı olmuştur. “Haraçtimagan” (Terakki) adını taşıyan bu eğitim kurumu özeldi, Osmanlı İmparatorluğu Eğitim Bakanlığı lisansı ile çalışmalar yapıyordu ve Dr. Hovhannes Terziyan’ın girişimi ve öncülüğünde bir grup girişimci Ermeni tarafından kurulmuştu [69].

Okulda 8 sınıf vardı, bunlardan 6-sı ortaokul müfredatı uyguluyor, kalan ikisi sınıf ise pedagojik uzmanlık veriyordu; amacı “geri kalmış” olan Diyarbekir sancağına yetişmiş ve donanımlı öğretmenler yetiştirmekti [70].

Okul ismiyle müsemma olarak eğitim için çağdaş metodlar benimsemişti. İstanbul, Harput, Erzurum ve Antep’den davet edişen öğretmenleri vardı. Toplum, veliler ve okul arasında işbirliğini kuvvetlendirmek amacıyla zaman zaman pedagojik ve veli toplantıları organize ediliyordu [71].

Diyarbekir sakinleri ve dışarda bulunan destekçileri sayesinde zamanla kurum okul için gerekli gereçleri edinir ve küçük de olsa seçkin kitapların bulunduğu bir kitaplık tesis edebilir. Yerelde bulunan eğitim ve kültür cemiyetleri, dışarda bulunan Diyarbekir Ermenileri, Ermenistan’ın diğer bölgelerinde kurulan destek grupları okula yardım ediyorlardı. Örneğin, 30 Eylül 1912 tarihinde Erzurum’da bulunan “Terakki” okulu destekçileri bir sinema gösterisi tertipliyor ve elde ettikleri geliri Diyarbekir’de bulunan okulun gelişimine tahsis edeceklerini ilan ediyorlar [72].

“Terakki” okulu Diyarbekir Ermenileri nezdinde kabul görmüş ve zamanın tanıklarından birinin aktardığına göre, Diyarbekir bölgesinin kalbinde yeni bir Sanasaryan [73] olma vaadi taşıyordu [74].

II. Meşrutiyet’ten sonra Diyarbekir’deki eğitim ve kültür cemiyetlerinin çalışmaları yeni bir ivme kazanıyor. 1 Eylül 1908’de Dikranagert Ermeni Eğitimperver Cemiyeti kurulur. Cemiyetin başlıca amacı meşru tüm yöntemlerle şehir ve kazadaki tüm Ermeni yerleşimlerinde eğitim ve öğretimin yayılmasını sağlamak (“halkın ahlaki ve entelektüel gelişimine ve ilerlemesine katkısı olacak tüm girişimleri desteklemek; günlük (köylerde), pazar ve akşam okulları açmak, kitaplık, okuma mekanları, sohbet alanları açmak, duruma ve yere uygun olarak temsiller tertiplemek”) [75]. 1909 tarihinde Dikranagert Ermeni Eğitimperver Cemiyeti “Okulperver” komisyonu, yoğun çabalar ve zanaatkar sınıfların yardımı sayesinde 40 yoksul öğrencinin eğitim masraflarını üstlenir ve Hayeğik köyünde bir de okul açar (1913 verilerine göre köyde 20 hane Ermeni yaşıyordu). Cemiyet kazanın diğer büyük Ermeni yerleşimlerinde de okullar açmayı tasarlıyordu [76].

1908 yılında S. Sarkis mahallesinde Gençlik Cemiyeti adında bir eğitim ve kültür derneği kurulur. BU dernek aynı yıl içinde pazar ve akşam dersleri tertipler [77].

1909 yılında S. Giragos mahallesinde bulunan kız okulu bünyesinde Ermeni Kadınlar Derneği (Hayuhyants) kurulur. Bir salon bulup pazar dersleri tertiplemeye başlar [78].

Aynı yıl Diyarbekir Ermeni Katolik toplumda “Zakasirats” (Terakkiperver) ve Ermeni Protestan toplumunda da “Gırtasirats” (Eğitimperver) cemiyetleri kurulup çalışmalar başlarlar [79].

II. Meşrutiyet’ten sonra öğrenci hareketleri de canlılık kazanır Diyarbekir’de. 1909 tarihinde S. Giragos okulundaki beşinci ve altıncı sınıflarında okuyan Ermeni öğrenciler farklı eğitim amaçlarını hayata geçiren Öğrenci Derneği kurar (mesela farklı Ermenice gazetelerin abonelik yoluyla geldiği ve okunabildiği kendilerine özel bir kitaplığın kurulması) [80]. Dernek üyeleri hamur baskı yöntemiyle “Araks” adında bir gazete de yayımlar [81].

Öğrenci derneği vasıtasıyla S. Giragos okulu öğrencileri eğitim alanında sahip oldukları talepleri daha cesaretli bir biçimde dillendirebiliyor, bunların gerçekleşmesi için gösteriler ve ders bırakma eylemleri orgaize ediyorlardı [82].

Okul müdürlüğü ve Eğitim Komisyonu (1910 yılı başlarında komisyon üyeleri şunlardı; Başkan Pilibbos Arpiaryan, Katip Kurken Barsamyan, Haznedar Boğos Teğdaryan, Hagop Katipyan, Hagop Ğazikyan, Giagos Ğazaz-Bezazyan, Hovhannes Dağlıyan ve Dikran Bekçibaşyan [83]) Öğrenci Derneği’nin faaliyetlerinden rahatsızdı [84]. Komisyon, dernek programlarını kendi onayına sunmasını talep ediyordu.

Ocak 1910 tarihinde Üstrahip Zaven Der-Yeğyayan Diyarbekir ruhani önder olarak göreve başlar. Şehre gelmesinden hemen sonra düzenli olarak okulları ziyaret eden Der-Yeğyayan ciddiyet ve medotik bir şekilde eğitim kurumlarının sorunlarını dinler ve bu sorunlar için çözüm önerileri geliştirir. Başlıca sorun okul binalarının inşasıydı [85].

Ruhani önder S. Giragos kilisesi ve okulunda toplumsal yankı bulan, farklı konularda söyleşiler tertipler. Bu söyleşilere pazartesi günleri erkekler, çarşambaları ise kadınlar katılırdı. Davetli misafirler için eğitsel ve aydınlatıcı etkinlikler de düzenlenir. Mesela, 21 Şubat 1910 tarihinde Zaven Der-Yeğyayan ve Taşnagtsutyun partisi üyesi, öğretmen Ferid Cemil (Dikran Amseyan)okulların önemi ve bunların gelişiminin gerekliliği konusunda S. Giragos kilisesinde konuşmalar yapar [86].

Zaven Der-Yeğyayan tarafından tertip edilen bu etkinlikler, bunlar hakkında haberler yazan Levon Srabyan’ı ruhani önderi “idari yetenekleri olan ve faal,... boş gösteriler yapmayan” biri olarak nitelemesini sağlıyor, onun önünün açık olduğunu, ilerleyeceğini yazıyordu [87].

Yeni okul binalarının inşası haricinde, Levon Srabyan’ın aktardığına göre, Diyarbekir Ermenilerinin eğitim hayatında 1910 senesi itibariyle çözüm bekleyen başlıca diğer sorunlar karma bir anaokulunun açılması, eğitim programlarına yeni derslerin alınması, okullara daha yetkin müdürlerin atanması idi [88].

Bir diğer haberde, Levon Srabyan okullar için bir iç tüzüğün kabul edilmesinin önemine vurgu yapmakta. Tüzük öğrencilerin, öğretmenlerin, yönetim kurulunun, eğitim komisyonunun ve halkın eğitim konusundaki ilişki ve haklarının sınırlarını çizmeli, aynı zamanda verilen derslerin nitelik ve niceliğinin belirlendiği, aynı metodla uygulanan bir eğitim-öğretim müfredatı hazırlamalıydı [89].

Ermeni Soykırımı arifesinde Diyarbekir’deki eğitim hayatının gelişmiş olduğunu İstanbul Patrikliği’nin 1913 yılında yayımladığı rapordan da anlıyoruz. Bu rapora göre, Diyarbekir kazasında dokuzu erkek, ikisi kızlara eğitim vermek için kurulan 11 okul olduğunu okuyoruz. Okulların yerleşim bölgelerine göre dağılımı verilmiş değil, fakat bunlardan dördü (2 erkek, 2 kız) Diyarbekir’deki S. Giragos ve S. Sarkis okulları olduğunu ve kalan yedi erkek okulunun ise Ermenilerin daha yoğun yaşadığı yerleşim birimlerinde olduğunu tahmin edebiliriz. Toplam öğrenci sayısı 1300’dü (öğrencilerin sayısı cinsiyete göre ayrılmış değil) [90]. 1901 raporundaki verilere göre cemaat okulları sadece Diyarbekir’de vardı (S. Giragos ve S. Sarkis mahallelerindeki karma okullar) ve öğrenci sayısı ise 884’dü.

Ermeni Soykırımı, Ermenistan’ın diğer bölgelerinde olduğu gibi, Diyarbekir’de de eğitim faaliyetlerinin gelişmesine son verir. Diyarbekir Ermenileri ile beraber Ermeni aydınlar da katledilir. Diyarbekir’de Gregoryen, Katolik ve Protestan Ermeni okullarında görev yapan 48 erkek ve kadın öğretmen [91] Soykırım sırasında katledilirler. Öğretmenlerden yaklaşık 30 kişi S. Giragos ve S. Sarkis mahallelerindeki okullarda görev yapmaktaydı [92].

XIX yy. ikinci yarısı-XX yy. başlarında Diyarbekir’deki Ermeni Okulları

S. Giragos Mahalli Karma Okulu

S. Giragos mahalli karma okulu hakkında bize ulaşan ilk tanıklıklar 1850’li yıllara ait.

13 Nisan 1879 tarihli “Dikranagert’teki Milli okullar ve cemiyetlerin durumu” başlıklı rapordaki verilere göre, S. Giragos mahallesi yuvasına 160 çocuk devam ediyordu. Öğretmenleri ise Tovmas ağa Doğramacıyan’dı (14 sene). Erkek okulunda 24 öğrenci eğitim görmekte, ana dili Garabed Basmacıyan veriyordu (4 sene) [93]. Kız okulundaki öğrenci sayısı ise 150 idi. Ana dili, ek ili ve işleme dersleri veriliyordu [94]. Böylece, S. Giragos mahalli karma okulunda 1879 itibariyle eğitim alan kız ve erkek öğrenci sayısı 334’dü.

1886 yılı başlarına ait verilere göre S. Giragos mahalli okulunun erkek bölümü yuvasına devam eden öğrenci sayısı 200’dü, ilk okula da 70 öğrenci gitmekteydi. Kız okulunun öğrenci sayısı ise 100 civarındaydı [95], yani genel olarak 370 erkek ve kız.

İstanbul Ermeni Patrikliği Eğitim Komisyonu tarafından 1901’de hazırlanan rapordaki verilere göre, S. Giragos mahallesinde bulunan karma okulda eğitim 6 yıldı (“VI kurs”, eğitim şu sırayla verilmekteydi: yuva ve hazırlık sınıfları, çocuk ve eğitim sınıfları, yüksek sıralar), 1900-1901 ders yılında okulda 754 (480 erkek, 274 kız) öğrenim görüyor, 20 öğretmen (13 erkek, 7 kadın) ders veriyordu. Okulun aylık giderleri 2900 kuruştu. Bu meblağ yönetim kurulu bütçesi (608,5 kuruş), öğrencilerden alınan eğitim ücretleri (1425 kuruş) ve farklı bağış ve yardımlardan (866,5 kuruş) oluşuyordu [96]. Osmanlıca yazı dersi veren öğretmenin yıllık maaşının (1800 kuruş) Osmanlı yerel yönetimi tarafından ödeniyor olması ilginç bir ayrıntı [97].

1906’da henüz 17 yaşında olan, geleceğin ünlü aydınlarından Garo Sasuni, 1906-1908 yıllarında Diyarbekir S. Sarkis, daha sonra S. Giragos mahalli okullarında Ermenistan coğrafyası ve genel tarih dersleri vermekteydi. Anılarında S. Giragos okulunun o yıllarda 1200 öğrenciye sahip olduğunu yazıyor. S. Giragos okulunda 36 erkek ve kadın öğretmen görev yapmaktaydı. Okul 6000 civarı kitaba sahip büyük bir kitaplığa sahipti. Garo Sasuni’nin maaşı “bir kişinin iyi geçinmesi için yeterli olan” aylık 1 Osmanlı altın parasıydı [98].

S. Sarkis Mahalli Karma Okulu

S. Sarkis mahalli okulun faaliyetleri hakkında elde ettiğimiz ilk bilgi 1870’li yıllardan. 13 Nisan 1879 tarihli rapordaki verilere göre, S. Sarkis mahalli okuluna devam eden öğrenci sayısı 24’dü. Öğretmen Dikran Varjabedyan’dı ve Ermenice, Ermeni Tarihi ve Osmanlıca yazı dersleri veriyordu [99].

1886 yılı başına ait verilere göre, S. Sarkis okulu yuva, aynı zamanda erkek ve kız öğrenci kısımlarına sahipti ve 200 öğrenci bu bölümlerde eğitim görmekteydi. Yuva öğrencilerinin sayısı 100 civarındaydı, erkek okulunda 40 çocuk eğitim görürken, kız okulunda ise 60 civarında öğrenci vardı [100]. 1885-1888 yılları arasında S. Sarkis mahalli okulu müdürü Diyarbekir’e dönmüş olan Tovmas Zavzavatcıyan’dı. Çağdaşlardan birinin tanıklığına göre, Zavzavatcıyan okula mükemmellik kazandırdı, S. Giragos okulunu az-çok gölgede bıraktı ve oradaki önemli öğrencileri kendisine çekti [101].

1901 tarihli rapordaki verilere göre S. Sarkis kilisesi mahalli karma okulunda eğitim dört yıllıktı (“IV kurs”), öğrenci sayısı 130 (80 erkek, 50 kız), öğretmen sayısı ise 5’ti (3 erkek, 2 kadın). Okulun aylık gideri 400 kuruştu, bunun 309 kuruşu yönetim kurulu bütöesinden karşılanırken, 83’ü eğitim ücretlerinden, 8’i bağış ve hediyelerden elde ediliyordu [102].

1906-1908 yıllarında Diyarbekir S. Sarkis ve daha sonra S. Giragos mahalli okullarında öğretmenlik yapmış Garo Sasuni’nin verilerine göre, S. Sarkis mahalli okulu 350 karma öğrenciye sahipti. Okulun müdürü ise kentin ileri gelen aydınlarından, yazar Hagop Papazyan’dı [103].

Hayrenaser (Hayrenasirats, Vatanperver) Cemiyeti Karma Okulu

“Hayrenasirats” okulu 1865’te, “Hayrenasirats” cemiyeti üyeleri Tovmas Zavzavatcıyan ve eğitimperver diğer kişiler tarafından kuruldu. Kurulduğu yıl okulun 40 öğrencisi vardı. Zavzavatcıyan okulda “çağdaş metodlarla” Ermenice dersi veriyordu. Kendisi dışında, Sivaslı Simeon Hekimyan (Ermenice ve Fransızca) ve Çemişgezekli papaz adayı Bedros Atamyan da okulda ders veren kişilerdi [104].

1872 başlarında okul kapanıyor, 1874 sonbaharında ise yeniden açılıyor (bknz. makalenin ilgili bölümü). Nisan 1879 verilerine göre okulun 25 öğrencisi ve 3 öğretmeni vardı: Tovmas Zavzavatcıyan (Ermenice), Bedros Cerahyan (Fransızca) ve Garabed Handayan (Osmanlıca yazı). Okulda 100 kitaba sahip bir de kitaplık vardı [105].

1886 yılının başına ait olan verilere göre Hayrenaser cemiyeti okulunda 40 civarında öğrenci vardı [106]. Dersler S. Giragos kilisesi mahalli okulunda yapılıyordu [107].

Hayrenasirats okulunun ileriki yıllardaki faaliyetleri hakkında ulaşabildiğimiz kaynaklarda herhangi bir veriye rastlamadık.

Antznıver Cemiyeti Okulu

Antznıver (Fedakarane) cemiyeti Diyarbekir şubesi 1868 yılında, eğitimci, öğretmen Mıgırdiç Ekmekçiyan’ın çabaları sonucunda kurulmuş. Aynı yıl cemiyetin okulu ve yerli zanaatkarlar için öngörülen ücretsiz pazar okulu tesis edilmiş.  Okul ve pazar okuluna devam eden öğrencilerin toplam sayısı 70’di, öğrencilerin sayısı ise 12 [108].

Antznıver cemiyeti okulunun dersleri S. Sarkis kilisesi mahalli okulunda yapılıyordu [109].

13 Nisan 1879 tarihli raporda bulunan verilere göre, Antznıver cemiyeti okulunda 30 öğrenci eğitim görüyordu, öğretmen ve müdürleri ise Krikor Hekimyan’dı. Zanaatkarlar için oluşturulan pazar okuluna devam edenlerin sayısı 50 idi. Derslerde, toplumu eğitmek ve bilgilendirmek amacı ile farklı milli konularda konuşmalar yapılıyordu. Cemiyetin bir başka faliyeti ise 400 kitap bulunan “Kutsal Çevirmenler” kitaplığının kurulması olmuştu [110].

1886 yılı başlarına ait verilere göre Antznıver cemiyeti okulunda 20 çocuk eğitim görmekteydi [111].

Antznıver cemiyeti okulunun ilerki dönem faaliyetleri hakkında ulaşabildiğimiz kaynaklarda herhangi bir bilgiye rastlamadık.

Mesrobyan Cemiyeti Okulu

Mesrobyan cemiyeti 1877 yılında S. Sarkis kilisesi mahallesinde yaşayan bazı ileri gelenler tarafından kurulmuştu. Amacı mahallede özel bir okulun tesis edilmesiydi. Nisan 1879’a ait verilere göre, Mesrobyan cemiyeti okulunda 30 öğrenci vardı. Eğitim kurumunu daha ileriye taşımak için faaliyetler devam ediyordu [112].

Okul dersleri S. Sarkis kilisesi mahalli okulunda yapılmaktaydı [113].

Mesrobyan cemiyeti okulu faaliyetleri hakkında taradığımız kaynaklarda herhangi başka bir bilgiye ulaşamadık.

Diyarbekir Protestan Okulları

Diyarbekir’deki Protestan kilisesi 1851 tarihinde Amerikalı misyonerler Azaria Smith, George ve Susan Danmor çifti tarafından tesis edilir. Aynı dönemde Protestan ibadethanesi bitişiğinde Protestanlığa geçmiş Ermeni ailelerin çocuklarının gittiği bir de okul açılır. 1860’lı yılların başında bir de Protestan pazar okulu hizmet vermekteydi. Bu okulun derslerini takip edenlerin sayısı 1862’de 284, 1865’te ise 339’du [115].

V. Cuinet’in verilerine göre, 1890’lı yılların başında Diyarbekir’de üç Protestan okulu vardı. Bunlardan ikisi erkek, diğeri ise kız öğrenciler içindi. Erkek okullarında toplam 100 öğrenci eğitim görürken, 6 öğretmen çalışıyordu. Kız okulunda ise 50 öğrenci ve 3 öğretmen vardı. Protestan Ermeni okulları Amerikan Protestan Misyonuna aitti. Eğitim programları yerelde ilkokul için öngörülen kısıtlı imkanlara göre şekillenmişti. Öğretmenlerin eğitim seviyesi yüksek değildi. Öğretim Ermenice, Türkçe ve İngilizce olarak yapılmaktaydı [116].

Bu okullar dışında, 1882’de kurulan Kız Yatılı Yüksek Okulu da Diyarbekir’de faaliyet gösteren Protestan eğitim kurumu olarak kabul edilmekteydi [117].

1903 verilerine göre, Protestan okulunda dört öğretmen vardı. Bunlardan biri olan Antep Amerikan Koleji mezunu Harutyun Dikiciyan baş öğretmendi [118].

Diyarbekir Katolik Ermeni Okulu

V. Cuinet’in 1890’lı yılların başına ait verilerine göre, Katolik Ermenilere ait küçük bir erkek okulu vardı. Bu okulda 40 öğrenci eğitim görüyor ve 1 öğretmen çalışıyordu. Okulun eğitim kalitesinden ve seviyesinden  memnun olmayan Katolik Ermeni ailelerin büyük bir kısmı çocuklarını Latin Katolik okullarına yazdırıyordu. Bu okullardan biri iki Kapuçin rahip tarafından orgazine edilmişti ve Türkçe, İtalyanca olarak epeyce sağlam bir temel eğitim veriyordu. Diğer okul ise Fransiskan dört rahibe tarafından yönetiliyordu. Bu okulun eğitim dili ise Ermenice, Türkçe ve Fransızca idi. Okullara sadece Ermeni Katolikler değil, aynı zamanda diğer mezhep ve milletlere ait ailelerin çocukları da eğitim görebiliyordu [119].

1903 verilerine göre Katolik okulunda bir öğretmen ders veriyordu. Fakat Katolik cemaati düzenli bir okulun varlığını gerekli gördüğü için, okulu genişletmeyi tasarlıyordu ve bu yolda 100 Osmanlı Altını civarında yıllık bir bütçe oluşturmuştu bile [120].

  • [1] Khutanyan H. H., , «Kadim Aghtznik topografyası ve ekonomisi hakkında» (Ermenice), Lraper Hasaragagan Kidutyunneri, 2014, № 2, s. 62.
  • [2] XI-XII yy. Ermeni tarih yazarı Urfalı Madteos Bizans Komutanı Mıleh-Demeslikos’un 927-928 tarihlerinde Arap Halifeliği topraklarına yaptığı seferleri anlatırken, Dıklat (Dicle) ırmağı üzerine inşa edilmiş ve Amit adıyla anılan Dikranagert şehrine saldırıdığını da anlatır (bknz. Urfalı Madteos, Kronoloji -Jamanagakrutyun-, Yerevan, 1973, s. 10). Ortacağ Ermeni tarihçileri, Movses Khorenatsi’nin etkisiyle, Dikranagert’in inşasını M. Ö. VI. yy. hüküm sürmüş Dikran Haygazun’a atfederlerdi).
  • [3] Yervant Kasuni, Ermeni Tarihyazımında Amid (Diyarbekir) Dikranagert (Farğin) karışıklığı (Ermenice), Beyrut, 1968, s. 34.
  • [4] T.Kh. Hagopyan, St. D. Melik-Pakhşıyan, H. Kh. Parseğyan, Ermenistan ve çevre bölgelerin yer isimleri sözlüğü (Ermenice), II. Cilt, Yerevan, Yerevan Üniversitesi Yayınları, 1988, s. 100.
  • [5] Suavi Aydın and Jelle Verheij, “Confusion in the Cauldron: Some Notes on Ethno-Religious Groups, Local Powers and the Ottoman State in Diyarbekir Province, 1800–1870” in Social Relations in Ottoman Diyarbekir, 1870–1915, Edited by Joost Jongerden and Jelle Verheij, Leiden-Boston, BRILL, 2012, s. 21.
  • [6] Raymond H. Kevorkian, Paul B. Paboudjian, Les Arméniens dans l’Empire Ottoman à la veille du Génocide, Paris, ARHIS, 1992, s. 59, 397- 398; Teotig, Ermeni Ruhban sınıfı ve toplumunun 1915 Felaket yılındaki Golgotası (Ermenice), New York, 1985, s. 264-265.
  • [7] Dikranakert Murahaslığı Raporu (Ermenice), 1913 (AGBU Paris Nubaryan Kitaplığı Arşivi, ABC/BNu, DOR 3/2, f. 47).
  • [8] Teotig, Golgota, s. 264.
  • [9] Keğam M. Badalyan, «Büyük Suç öncesinde Batı Ermenistan’daki tarihi demografik yapı: 9. Kısım: Diyarbekir vilayeti Diyarbekir sancağı ve Mardin ve Cezire kazaları», (Ermenice), Vem DergisiXII. (XVIII) yıl, sayı 1 (69), Ocak-Mart, 2020, s. 159.
  • [10] Teotig, Golgota, s. 264.
  • [11] Hagopyan, Melik-Pakhşıyan, Parseğyan, Ermenistan ve çevre bölgelerin yer isimleri sözlüğü (Ermenice), II. Cilt, s. 101.
  • [12] Başepiskopos Mağakya Ormanyan, Ermeni Kilisesi ve tarihi, öğretisi, yönetim biçimi, reform süreci, ritüelleri, edebiyatı ve mevcut durumu, (Ermenice) İstanbul, 1911, s. 263. 
  • [13] Hagopyan, Melik-Pakhşıyan, Parseğyan, Ermenistan ve çevre bölgelerin yer isimleri sözlüğü (Ermenice), II. Cilt, s. 101.
  • [14] S. Giragos’un Ermeni mahalleleri şunlardı: Fatteh Paşa, Karib kastal, Hançapeg, Şeyh-Matar, Gavur-meydan, Horınmuts, Çırik (aşağı ve yukarı), Pus kuça,Çardıkhli, Yüksek Furci kuça, Arbadaş, Alibardagh vs. S. Sarkis’in Ermeni mahalleleri ise şunlardı: Pus kuça, Marhabba kılokh, Şeytan bazari, Gavur kuçası, Markozma, Dava Kaldıran, Lelebeg, Bekir Paşa, Sinek Pazari ve Lulanire (Kağkıtsi, “Özlenesi Yıllar”, Dikris (salname), Dikranagert Hemşehri Derneğ yayını, Halep, “Dikris” matbaası, Vartkes Krikoryan, 1946, s. 34 -Ermenice-).
  • [15] T. Azadyan, Kumkapı Bezciyan Okulu’nun Yüzüncü yılı, 1830-1930, İstanbul, 1930, s. 14. (Ermenice)
  • [16] Osmanlı hükümeti tarafından 1863 tarihinde tasdiklenmiş.
  • [17] Batı Ermenilerinin toplumsal hayatında sosyal bir amaçla faaliyet gösteren ve farklı faydalı amaçları olan organizasyon “kültürel” olarak adlandırılırdı.
  • [18] Ermeni Nizamnamesi, 1863’te tasdiklenmiş ve gözden geçirilmiş (Ermenice), Kahire, “Arşaluys” gazetesi yayınları, 1901, s. 33.
  • [19] a.y., s. 41-42.
  • [20] Levon Çormisyan, Bir Asırlık Batı Ermeni Tarihi (Ermenice), I. Cilt. 1850-1878, Beyrut, 1972, s. 525-526.
  • [21] «Masis» siyasi, milli, filolojik ve ekonomik gazete, İstanbul, 25 Nisan 1857. (Ermenice)
  • [22] a.e.
  • [23] Dikran Mıgunt, Amida Yankıları (Ermenice), New Jersey, ABD, 1950, s. 322.
  • [24] a.e.
  • [25] «Dikranagert Milli okul ve cemiyetleri raporu», Tercüman-ı Efkar, İstanbul, 1879, 7 Mayıs. (Ermenice)
  • [26] Mıgunt, Amida Yankıları (Ermenice), s.158.
  • [27] a.e., s. 159.
  • [28] a.e., s. 160; Yeğişe G. Debağyan, «Tovmas B. Zavzavatcıyan (Amitli Mıkhitar) (1842-1911)», Nor Dikranagert, etnografik, topografik, tarihi ve edebi iki aylık dergi, New York, 1939, Nisan, sayı 3, s. 6. (Ermenice)
  • [29] Mıgunt, Amida Yankıları (Ermenice), s.160.
  • [30] a.e., s. 314; Armenia, milli, siyasi vs. gazete, Marsilya, 3 Ekim 1894. (Ermenice)
  • [31] Mıgunt, Amida Yankıları (Ermenice), s. 161.
  • [32] 1860-1870-‘lı yıllarda Osmanlı yönetimi bir çok Bulgar siyasetçiyi Diyarbekir’e sürgün etmişti, dolayısıyla orada yaşayan Ermeniler onların çalışmalarını çok iyi bilirdi. (Овнанян С.В., «Из истории армяно-болгарской дружбы», Badma-Panasiragan Hantes, 1967, 2-3, s. 303-313).
  • [33] Mıgunt, Amida Yankıları (Ermenice), s. 161.
  • [34] a.e., s. 165.
  • [35] Tercüman-ı Efkar, 7 Mayıs 1879.
  • [36] Mıgunt, Amida Yankıları (Ermenice), s. 165. 
  • [37] Sırvantzdyants araştırmalar yapmak, farklı bilgiler toplamak, toplum nüfusu hakkında istatistiki veriler toplamak amacıyla Ermenistan’a gönderilmişti (ayrıntılı olarak bknz. Robert Tatoyan, 1878-1914 yıllarında Batı Ermenilerinin nüfus sayısı sorunu, Yerevan, Ermeni Soykırımı Müze-Enstitüsü, 2015, s. 81 (Ermenice); Emma Gosdanyan, Karekin Sırvantzdyants, Yerevan, Ermenistan Bilimler Akademisi yayınları, 1979, s. 117, -Ermenice-).
  • [38] Mıgunt, Amida Yankıları (Ermenice), s. 165-167. Olayın tasvirini Karekin Srvantzyants tarafından okumak için bknz. K. Srvantzyants, Toros Ağpar, II. Kısım. İstanbul, 1885, s. 218-220 (Ermenice). Sonraki yıllarda, 1883’de Episkopos Pilibbos Bağdat ruhani önderi olarak atandığında, oradaki okulu yeniden açıp Tovmas Zavzavatcıyan’ı öğretmen olarak davet etmesi dikkat çekici (bknz. Debağyan, «Tovmas B. Zavzavatcıyan», s. 7) -Ermenice-:
  • [39] Diyarbekir ruhani önderleri listesi aşağıda belirtilmiş kaynaklarda bulduğumuz bilgiler ışığında bizim tarafımızdan oluşturulmuştur; Armenia, milli, siyasi, ticari vs. gazete, Marsilya, 12 Ağustos 1885, sayı 3, s. 2, Armenia, 29 Mayıs 1886, sayı 81, s. 2; Mıgunt, Amida Yankıları,s.202. (Tüm kaynaklar Ermenice).
  • [40] Margos Natanyan, «Dikranagert veya Amid », Masis, milli ve siyasi haftalık gazete, İstanbul, 4 Mayıs 1885, sayı 3768, s. 970. (Ermenice)
  • [41] Armenia, milli, siyasi, ticari vs. gazete, Marsilya, 6 Ocak 1886, sayı 42, s. 2. (Ermenice)
  • [42] Armenia, 6 Ocak 1886, sayı 42. (Ermenice)
  • [43] a.y. 
  • [44] Vital Cuinet, La Turquie d’Asie, vol. 2, Paris, 1891, s. 455.   
  • [45] a.e., s. 457. 
  • [46] Göreve başlama tarihi için bknz. Mıgunt, Amida Yankıları (Ermenice), s. 203. Görev süresini belirlerken temel aldığımız kaynak «S. Pırgiç Ermeni Hastanesi Salnamesi»nin (Ermenice) farklı yıllardaki verileri.
  • [47] Bir Dikranagertli, «Dikranagert’ten Rapor », Armenia, milli, siyasi vs. gazete, Marsilya, XI. yıl, sayı 56, 15 Şubat 1896. (Ermenice)
  • [48] Hagop B. Papazyan, «Diyarbekir’deki Eğitim Faaliyeti», Arevelk milli, edebi ve siyasi günlük gazete, İstanbul, 4/17 Temmuz, sayı 4989. (Ermenice)
  • [49] a.y. Garabed Der-Boğosyan başkanlığında yönetim kurulu 1902 yazına kadar faaliyet göstermiş (bknz. Bir Eğitimperver, «Diyarbekir’deki eğitim işleri», Arevelk milli, edebi ve siyasi günlük gazete, İstanbul, 3/16 Temmuz 1903, sayı 5297). Bir başka yerde Garabed Der-Boğosyan iş insanı olarak tasvir ediliyor, “ticari yoğun sorumluluklar altında olmasına rağmen eğitim ve öğretimin önemini iyice kavramıştı... Vaktinden önemli bir kısmını daima eğitim çalışmasının verimli olmasına tahsis etmiştir. Konuşarak, istişare ederek, farklı kişilere başvurarak ve çoğu kez de yalnız çalışarak. Koca bir şehrin eğitim düşüşünü durduran ve okulların bir grup mücadeleci kişiden biriydi (Levon Srabyan, “Taşranın ilginç simaları”, Arevelk milli, edebi ve siyasi günlük gazete, İstanbul, 6/19 Mart 1903, sayı 5197 -Ermenice-).
  • [50] Hagop B. Papazyan, «Diyarbekir’deki Eğitim Faaliyeti», Arevelk, 1902, sayı 4989.
  • [51] a.y.
  • [52] M. Tanielyan, «Diyarbekir İşleri», Arevelk milli, edebi ve siyasi günlük gazete, İstanbul, 29 Kasım 1900 (12 Aralık), sayı 4494.
  • [53] a.y.
  • [54] Şarur, «Diyarbekir okulları», Arevelk milli, edebi ve siyasi günlük gazete, İstanbul, 30 Ağustos (12 Eylül) 1901, sayı 4727.
  • [55] a.y. 
  • [56] Pelag, «Diyarbekir okulunun ilk mezunları », Arevelk milli, edebi ve siyasi günlük gazete, İstanbul, 21 Ağustos/3 Eylül 1901, sayı 4719.
  • [57] a.y. 
  • [58] S. Giragos mahalli okulu 1901-1902 eğitim yılı mezunlarının diploma teslim töreni haberini okumak için bknz. Hagop Papazyan, “Diyarbekir’de eğitim etkinliği”, Arevelk milli, edebi ve siyasi günlük gazete, İstanbul, 6/19 Ağustos 1902, sayı 5017. (Ermenice)
  • [59] Hagop Papazyan, “Diyarbekir’deki Eğitim ve Kilise İşleri”, Arevelk milli, edebi ve siyasi günlük gazete, İstanbul, 18 Eylül/1 Ekim 1902, sayı 5054.
  • [60] Hagop Papazyan, “Diyarbekir’deki Eğitim İşi”, Arevelk milli, edebi ve siyasi günlük gazete, İstanbul, 1/14 Kasım 1902, sayı 5092.
  • [61] a.y.
  • [62] Türkiye’deki Yaşra Ermeni okulları raporu, Eğitim Komisyonu tarafından hazırlanmış, I. Defter, 1901 yılı durumu, İstanbul, H. Madteosyan matbaası, 1901, s. 17. (Ermenice) 
  • [63] a.y.
  • [64] a.y.
  • [65] Hagop B. Papazyan, «Diyarbekir’de Pazar okulu», Arevelk milli, edebi ve siyasi günlük gazete, İstanbul, 17/30 Ekim 1902, sayı 5079.
  • [66] a.y.
  • [67] Hagop Papazyan, «Diyarbekir kilise bölgelerinde eğitim faaliyeti», Arevelk milli, edebi ve siyasi günlük gazete, İstanbul, 3/16 Ağustos 1902, sayı 5015.
  • [68] Hovhannes Terziyan (1883-1915) doktor ve Ermeni Devrimci Federasyonu-Taşnagtsutyun üyesi idi. Diyarbekir doğumlu olup, ilk öğrenimini S. Giragos mahalli okulunda almış, daha sonra eğitimine Harput’taki Fırat Koleji’nde ve Beyrut Amerikan Üniversitesi’nin Tıp Fakültesinde devam etmişti. Üniversite yıllarında, 1905 yılında partiye kabul edilmişti. 1910 yılında Diyarbekir’e dönmüş ve doktor olarak çalışmıştır. Toplumsal hayatta aktif rol oynamış ve Taşnagtsutyun partisinin Diyarbekir merkez komitesine seçilmiştir. 1912-13 yıllarında Osmanlı ordusunda Balkan savaşına katılmıştı. 1914’te, Birinci Dünya Savaşı başlar başlamaz, Osmanlı ordusuna alınmış ve albay rutbesi ile askeri hekim olarak Erzincan Aziziye hastanesinde görev yapmıştı. Temmuz 1915’te katledilmiştir. (Hovhannes Terziyan hakkında daha fazla bilgi için bknz. Nora Parseğyan, “Dikranagerdli Terziyan Ailesi tarihi ve gururundan parçalar” makalesi http://archive.aztagdaily.com/archives/72809 ).
  • [69] H.K., «Dikranagert «Terakki Okulu», Haraç, Toplumsal, ekonomik, siyasi ve edebi gazete, Erzurum, 29 Eylül 1912, sayı 107. (Ermenice)
  • [70] a.y.
  • [71] a.y.
  • [72] a.y.
  • [73] Yapılan gönderme Erzurum’daki Sanasaryan Okulu.
  • [74] Kağkıtsi, «Mutlu Günler», Dikris (salname), Dikranagert Hemşehri Derneği yayını, Halep, “Dikris” matbaası, Vartkes Krikoryan, 1946, s. 34. (Ermenice)
  • [75] «Dikranagert Ermeni Eğitimperver Cemiyeti amaç ve programı», Armenia, milli, siyasi vs. gazete, Marsilya, 16 Aralık 1908, s. 20. (Ermenice)
  • [76] Keğçug, «Memleketten haberler », Azadamart günlük gazete, İstanbul, 5/18 Ocak 1910, sayı 177. (Ermenice)
  • [77] Rahip Yeprem Boğosyan, Ermeni kültür cemiyetleri tarihi, II. Cilt, Viyana, Mkhitaryan Matbaası, 1963, s. 451. (Ermenice)
  • [78] a.e., s. 452.
  • [79] a.e., s. 451; Levon Srabyan, «Dicle kıyılarından», Arevelk milli, edebi ve siyasi günlük gazete, İstanbul, 18/31 Mart 1910, sayı 7282).
  • [80] a.e., s. 452. 
  • [81] Azadamart günlük gazetesi, İstanbul, 26 Mart / 8 Nisan 1910, sayı 243. Diyarbekir eğitim ortamında derginin yayınlanması için yapılan ilk deneme değildi tabii ki. S. Giragos mahalli okulunda kısa ömürlü de olsa farklı dergiler yayınlanmıştı. Bunlardan biri de okul öğretmenlerinden Levon Srabyan tarafından yayımlanan “Edebi Bahar” (Kragan Karun) aylık dergisiydi (Levon Srabyan, “Taşrada hayat, Dicle kıyılarında”, Arevelk gazetesi, İstanbul, 3/16 Şubat 1910, sayı 7246) (Bahsi geçen tüm kaynak ve yayınlar Ermenice).
  •  [82] Mesela, Aralık 1909 tarihinde öğretmenlerden birine karşı başlayan öğrenci protestosu hakkında ayrıltılı bir haber için bknz. Levon Srabyan, “Dicle Kıyılarından”, Arevelk gazetesi, İstanbul, 19 Mart / 1 Nisan 1910, sayı 7283. Bir başka öğretmene karşı başlayan öğrenci protestosu için bknz. Levon Srabyan, “Dicle kıyılarından”, Arevelk gazetesi, İstanbul, 15/28 Temmuz 1910, sayı 7365. (Tüm kaynaklar Ermenice).
  • [83] Srabyan, “Dicle Kıyılarından”, Arevelk, sayı 7283.
  • [84] Azadamart gazetesi, sayı 243.
  • [85] Srabyan, “Taşrada hayat Dicle Kıyılarından”, Arevelk, sayı 7246.
  • [86] Srabyan, “Dicle Kıyılarından”, Arevelk, sayı 7283.
  • [87] Srabyan, “Taşrada hayat Dicle Kıyılarından”, Arevelk, sayı 7246.
  • [88] a.y.
  • [89] Levon Srabyan, “Dicle Kıyılarından”, Arevelk gazetesi, İstanbul, 10/23 Temmuz 1910, sayı 7361. (Ermenice)
  • [90] Dikranagert ruhani bögesi raporu, 1913 (AGBU Paris Nubaryan Kütüphanesi arşivi, ABC/BNu, DOR 3/2, f. 47).
  • [91] T. Mıgırdiçyan, Dikranagert vilayeti kırımları ve Kürtlerin vahşiliği, Kahire, Krikor Cihanyan matbaası, 1919, s. 95. (Ermenice)
  • [92] Dikranagert’teki son kırımlar hakkında kısa rapor (resimli), Dikranagert Hemşehri Derneği yayını, 1919, s. 25. (Ermenice)
  • [93] «Dikranagert Milli Okullar ve Cemiyetleri Raporu».
  • [94] a.e.; S. M. Dzotsigyan, Batı Ermeni Dünyası, New York, 1947, s. 746. (Ermenice)
  • [95] Armenia, 6 Ocak 1886, sayı 42.
  • [96] Türkiye Taşra Ermeni Okulları Durumu. Eğitim Komisyonu tarafından Hazılanmış. 1901 senesi I defter, İstanbulH. Madteosyan matbaası, 1901, s. 17. Sınıf sıraları için bknz. Pelag, “Diyarbekir okulu ilk mezunları. (Tüm kaynaklar Ermenice).
  • [97] Türkiye Taşra Ermeni Okulları Durumu, s. 17.
  • [98] G. Sasuni, «Ufuktan Ufuğa», Pakin edebiyat ve sanat dergisi, XII. yıl, sayı 9, Beyrut, 1973, s. 15-15. Bknz. A. Nersisyan, Garo Sasuni,Yerevan, İranoloji Kafkas Merkezi yayını, 2004, s. 28. (Ermenice)
  • [99] «Dikranahert Milli Okullar ve Cemiyetleri Raporu».
  • [100] Armenia, 6 Ocak 1886, sayı 42. 
  • [101] Papazyan, «Diyarbekir’teki eğitim ve kilise işleri». Bknz. Debağyan, «Tovmas B. Zavzavatcıyan», s. 7. 1888 yılında S. Sarkis mahalli okulu yönetim kurulu istifa eder ve okul yeniden bir düzenleme yapılana kadar kapalı kalır. Bu olaydan sonra Zavzavatcıyan Diyarbekir’deki öğretmenlik faaliyetlerine artık bir son verir ve kendi mesleği olan maragozluk ve taş işlemeciliği ile uğraşır. Hamit’in giderek ağırlaşan baskı ortamı neticesinde, 1890’lı yılların başında ailesiyle Diyarbekir’den uzaklaşmaya ve ABD’ye yerleşmek zorunda kalır. (a.e., s. 8), (Ermenice).
  • [102] a.e.
  • [103] Sasuni, «Ufuktan ufuğa», s. 15-16, Nersisyan, Garo Sasuni, s. 28.
  • [104] «Dikranagert Milli Okullar ve Cemiyetleri Raporu».
  • [105] a.e.
  • [106] Armenia, 6 Ocak 1886, s. 42.
  • [107] Mıgunt, Amida Yankıları (Ermenice), s. 161.
  • [108] Boğosyan, Ermeni Kültür Cemiyetleri Tarihi, s. 446. 
  • [109] Mıgunt, Amida Yankıları (Ermenice), s. 161.
  • [110] «Dikranagert Milli Okullar ve Cemiyetleri Raporu». 
  • [111] Armenia, 6 Ocak 1886, sayı 42.
  • [112] «Dikranagert Milli Okullar ve Cemiyetleri Raporu».
  • [113] Mıgunt, Amida Yankıları (Ermenice), s. 161.
  • [114] G. B. Adanalyan, Ermeni Protestanlar ve Protestan Kilisesi Anıtı (İncelemeli Açıklamalarla), Fresno, 1952, s. 471 (Ermenice); Rufus Anderson, History of the Missions of the American Board of Commissioners for Foreign Missions, to the Oriental Churches, Volume 2, Boston, Congregational Pub. Society, 1872, s. 83.
  • [115] a.e., s. 227. 
  • [116] Cuinet, La Turquie d’Asie, s. 455. 
  • [117] Adanalyan, Ermeni Protestanlar ve Protestan Kilisesi Anıtıs. 473. 
  • [118] M. B., «Diyarbekir’den Yankı. Okulların yeniden açılması», Arevelk, milli, edebi ve siyasi günlük gazete, İstanbul, 26 Eylül/9 Ekim 1903, sayı 5370.
  • [119] Cuinet, La Turquie d’Asie, s. 455.
  • [120] M. B., «Diyarbekir’in Yankısı. Okulların yeniden açılması», Arevelk, s. 5370. (Ermenice)