Musa Dağ - Okullar (C)

Katolik Okulları

Yazar Vahram L. Şemmasyan [Shemmassian], 05/06/25 (Son değişiklik 05/06/25). Çeviren: Arlet İncidüzen.

Protestan misyonerler gibi Kapuçinler de Musa Dağ’da Katolik bir cemaat oluşturma çabalarında eğitime özel bir önem atfetmişlerdir. Bu çerçevede özellikle çocukların eğitimi üzerine yoğunlaşmışlardır. 1892 yılında, Ermenilerin yeni benimsedikleri Katolik inancına ne derece bağlı oldukları sorgulandığında, bir Katolik rahibin şu sözleri kaydedilmiştir: “İkiyüzlü davranacaklarını öngörüyoruz; ancak bizim için asıl önemli olan, yalnızca bir kuşak içinde çocukları iyi birer Katolik olarak yetiştirecek olmamızdır.” [1] Bu yaklaşıma benzer bir değerlendirme, 1909’da bir başka Kapuçin rahip tarafından da dile getirilmiştir: “Hıdır Bey ve Yoğun Oluk’taki erkek okullarında eğitim gören bu çocuklardan büyük beklentilerimiz var; çünkü şizmatik, yani Ermeni Apostolik olarak doğmuş olan yaşlı kuşaktan artık fazla bir şey beklenemez.” [2]

Musa Dağ’da Katolik eğitiminin temelleri, Şubat 1891 gibi erken bir tarihte Hıdır Bey köyünde atılmıştır. Bu ilk girişim, yerel bir kişinin herhangi bir ders kitabı olmaksızın, yalnızca “rahibin yanında bir şeyler yapmak” amacıyla yirmi erkek çocuğunu bir araya getirmesiyle başlamıştır. [3] Nisan ayında Fr. Bernardino da Canetra'nın Katolik cemaatinin ve darülacezenin başına geçmesinden kısa bir süre sonra, okul resmî olarak açılmıştır. [4] Takip eden yıllarda, Şubat 1893’te Yoğun Oluk’ta [5] ve 12 Haziran 1900’de Vakıf köyünde [6] erkek çocuklar için iki okul daha kurulmuştur. Yoğun Oluk’taki okul bir süreliğine faaliyetini durdurmuş olmalı ki, 11 Nisan 1899 tarihinde “yeniden” açıldığı belirtilmektedir. [7] Vakıf köyünde Peder tarafından kurulan okul ise, Fr. Apollinare dal Tretto’nun “zihinsel saplantısı” olarak tanımlanan tutumu nedeniyle, 31 Mart 1903’te—kuruluşundan üç yıl sonra—kalıcı olarak kapatılmıştır. [8] Bu eğitim kurumları, dönemin belgelerinde “din eğitimi veren ilkokullar” olarak tanımlanmıştır. [9]

Kız çocuklarının eğitimi

Kapuçin misyonerleri, faaliyetlerinin en başından itibaren kız çocuklarının eğitimine özel bir önem atfetmişlerdir. Ancak bu idealin pratiğe dökülmesi iki temel engelle karşılaşmıştır: Bunlardan ilki mali kaynak yetersizliği, [10] ikincisi ise hem pedagojik yeterliliğe hem de dini formasyona sahip Katolik kadın öğretmenlerin eksikliğidir. Ayrıca, bu öğretmenlerin çoğunun ana dili İngilizce olmadığından, etkili bir eğitim sunabilmeleri için yerel lehçeyi de öğrenmeleri gerekli görülmüştür. [11] Bu nedenlerle, Hıdır Bey’de kız çocuklarına yönelik okul açma girişimleri ilk etapta başarıya ulaşamamıştır. [12]

Eylül 1898’de Misyon Başkanı Apollinare dal Tretto, Sekreter Fr. Clemente da Terzorio’ya yazdığı bir mektubunda kadınların eğitimi konusundaki düşüncelerini şu şekilde ifade etmiştir: “Uzun deneyimler sonucunda artık biliyoruz ki, eğitim ve gerçek din kadınlara nüfuz etmezse, aile kurumu yalnızca [evin] reisinin boyunduruğu altında kalacak ve hiçbir zaman Katolik inancına ve ruhuna sahip olamayacaktır.” [13] Bu görüş doğrultusunda ve aynı zamanda Protestan misyonerlerin etkisini “şeytanın bir tezahürü” olarak değerlendiren Kapuçinler, kadınları yalnızca “güçleri ve üstlenecekleri rollerle” değil, aynı zamanda “ailenin ahlaki biçimlenmesinin mimarları” olarak konumlandırmışlardır. [14]

Bu hedefe ulaşmak amacıyla Dal Tretto, Kasım ayında yazdığı bir başka mektupta kız okulunun açılması için maddi destek arayışına girmiştir. Şöyle yazmıştır: “Eğer İtalyan Hükümeti’nden eğitim harcı olarak herhangi bir yardım kabul edebilirsem ya da Torino sergisinde bıraktığım bu eşyalardan [bölgeden toplanan antediluvyan taşlar ve eserler] herhangi bir ödeme alabilirsem, bunlar bana kız okulu için yakında iyi bir kadın öğretmen bulmamda yardımcı olacaktır. Zira kış yaklaşıyor, bu hem en uygun zaman hem de okul için en iyi kızların orada bulunduğu dönemdir.” [15]

Yaklaşık on yıl sürecek bir eğitim serüveninin başlangıcı olan kız okulu, 9 Eylül 1899 tarihinde (yeniden) açılmıştır. [16] Bir süre sonra okulu ziyaret eden Fr. Marcellino da Vallarsa, tanık olduğu dönüşümü büyük bir memnuniyetle rapor etmiştir. Gözlemlerine göre, geçmişte pazar ve bayram günlerinde kiliseye gitmenin herkes için bir yükümlülük olduğu söylense de, kızların ve genç gelinlerin kilisenin eşiğinden dahi geçmeleri, Noel ve Paskalya dışında neredeyse imkânsız kabul edilirdi. Bu “batıl inançla” mücadele edebilmek adına, okula bekar bir rahibin gözetiminde çalışan bir kadın öğretmenin atanması önemli görülmüştür.

Fr. Marcellino şu ifadelerle durumu özetlemiştir:

« Şimdi kiliseye erkeklerden çok kadınlar geliyor. Küçük kızların okuldan döndüklerinde annelerine Rab’bin Duası’nı ve Meryem Ana’ya selamı öğrettiklerini duymak ne kadar güzel ve etkileyici.” Kız okuluna yaklaşık 70 öğrencinin devam ettiğini belirten rahip, eğer ikinci bir kadın öğretmen bulunabilseydi bu sayının çok daha fazla olacağını da vurgulamıştır. Nitekim Kodorbek ve diğer bazı köylerin de Katolik olma vaadiyle okul talebinde bulundukları aktarılmıştır. [17] »

Tüm heyecan ve olumlu beklentilere rağmen, kız okulu 1910 yılında bir kez daha kapanmak zorunda kalmıştır. Kapuçin Misyonu, kız çocuklarının ahlaki ve dini eğitimine yönelik bu kesintinin bilincindeydi; ancak “kaynaklarımız sınırlı kaldığı sürece” sorumluluğun farkında olmakla birlikte çaresizlik de hissettiklerini dile getirmişlerdir. [18] Görünüşe göre sonraki yıllarda koşullar bir nebze iyileşmiş, zira 1914 yılında okul yeniden faaliyete geçmiş ve Hıdır Bey’deki iki Katolik okuluna kayıtlı toplam 90 kız ve erkek öğrenci bir araya gelmiştir. [19]

Okulun fiziksel koşulları ise uzun süre oldukça yetersiz kalmıştır. Başlangıçta Hıdır Bey’deki şapel, sınıf işlevi de görmüş; [20] sonrasında darülaceze avlusunda yer alan basit bir kulübe eğitim alanı olarak kullanılmıştır. [21] Bu geçici durumun, en azından Kasım 1902’de bir şapel ile birlikte düzenli bir okul binasının inşa edileceğine dair bildirime kadar sürdüğü anlaşılmaktadır. [22] Ancak bu planın hayata geçirilip geçirilmediğine dair elimizde kesin bir bilgi bulunmamaktadır.

Hıdır Bey’deki kız okulu, Katolikliğe geçen, ardından Beyrut’a taşınan ve son olarak İskenderiye’ye yerleşen yerel bir Apostolik rahibe olan Emmanuel’e ait kiralık bir evde faaliyet göstermekteydi. [23] Vakıf’taki kız okulu ise, hapishanede ölen yeni bir Katolik olan Boğos Çildiryan’ın ikametgahına yerleştirilmiştir; [24] erkek öğrenciler için kullanılan okul da yine kiralık bir başka evde hizmet vermekteydi. [25] Yoğun Oluk’ta on yıl boyunca öğrencileri barındıran harap bir kulübenin, güvenli ve daha büyük bir yapıyla değiştirilmesi gerekmiştir. [26] Buna karşın, okulların iç mekân düzenine dair elimizde herhangi bir betimleme bulunmamaktadır.

Katolik Okullarında Öğretmenler

Katolik okullarının sayısındaki artış, özellikle Vakıf’taki iki yeni okulun açılması, bölgede yaşayan Apostolik cemaati endişelendirmiştir. Bu gelişmeye karşı tepki gösterenler arasında, rahip Boğos Kiusbekyan ile daha önce Katolik iken Apostolik mezhebine dönen eski öğretmen Sarkis Taşyan da yer almaktadır. Her iki isim, Eylül ve Ekim 1901 tarihlerinde, Katolik öğretmen Toros’un (soyadı belirtilmemiştir) görevden alınması amacıyla hükümete şikâyetlerde bulunmuş ve Katoliklere yönelik husumeti artırmak üzere ev ev dolaşarak bölge halkını kışkırtmaya çalışmışlardır. [27]

Fr. Da Trieste, bu karşı kampanyayı şu sözlerle rapor etmiştir:

“Vakıf’taki iki okulumuzun açılmasına karşı çıkıyorlar... Çünkü Koderbek’teki kilise ve okulları söz konusu olduğunda, maddi ve parasal kazançlarını kaybetme korkusu ile kin besliyorlar. Bu bölgelerde yeni Katolik ailelerin ortaya çıkmasından duydukları endişe, onları Katolik Kilisesi’nin Tanrı’ya adanmış işlerine karşı türlü entrikalarla mücadele etmeye sevk etti. Ancak Kutsal Bakire, kutsal ayinler sırasında oğulları ve kızları tarafından okunan Tesbih aracılığıyla zafer kazanmış ve bu uygulama artık her Cumartesi ayininden sonra devam ettirilecektir.” [28]

Öğrenci sayısı, her dönemde faal olan okul sayısına göre değişiklik göstermekteydi. Katolik eğitiminin en yoğun olduğu 1901 yılında, bölgede beş okul faaliyet göstermekteydi: erkek öğrenciler için Hıdır Bey, Vakıf ve Yoğun Oluk'ta; kız öğrenciler için ise Hıdır Bey ve Vakıf'ta olmak üzere toplam beş kurum. Bu dönemde toplam öğrenci sayısının 150 ila 200 arasında değiştiği bildirilmektedir; bu da okul başına ortalama 30 ila 40 öğrenciye karşılık gelmektedir. [29] Ancak bu sayılar öğretim yılı boyunca sabit kalmamış, öğrencilerin büyük kısmı ailelerini geçindirmek için tarım ve hayvancılıkla meşgul olduklarından dolayı derslere düzenli devam edememiştir. Nitekim 1900 yılında kaydı bulunan 150 çocuktan yalnızca 50’si düzenli olarak okula devam etmiştir. [30] Zaman zaman Apostolik öğrencilerin Katolik akranlarına karşı akademik üstünlük sağladığı da gözlemlenmiştir. [31] Öğrencilerin yaş aralığı genellikle 9 ila 12 yaş arasındaydı. [32] Erkek çocuklar çoğunlukla 13 yaşına geldiklerinde bir zanaat öğrenmek üzere okulu bırakmaktaydılar. [33]

Katolik eğitiminde öğretim kadrosu üç gruptan oluşmaktaydı: yerleşik misyonerler, yerel öğretmenler ve dışarıdan temin edilen eğitimciler. 1892 ve 1893 yıllarında bölgede görev yapan yerleşik bir misyoner, İtalyanca ve Fransızcanın yanı sıra dini eğitimin temelini oluşturan kateşizmi de öğretmiş; aynı zamanda öğrencilerden yerel Ermenice lehçeyi öğrenmeye çalışmıştır. [34] Lyon doğumlu Fr. Ignatius’un ise 1909 yılında – ve muhtemelen daha önceki yıllarda da – sabah saatlerinde öğrencilere ders verdiği, öğleden sonraları ise dispanserde hastalara baktığı bilinmektedir. [35]

Yerli eğitimciler, Katolik okullarının öğretim kadrosunun ayrılmaz bir parçasını teşkil etmekteydi. Hıdır Bey’deki ilk öğretmen, bölgenin “en yetenekli” yerli erkeklerinden biri olarak tanımlanmış, [36] “önce Apostolik Ermeni, ardından Latin” olmuştu [37]. 1900 yılı itibarıyla Hıdır Bey’de Protestanlıktan Katolikliğe geçen yerli bir kadın öğretmen de görev yapmaktaydı. Her ne kadar pedagojik açıdan çok yetkin olmasa da, varlığı “hiç yoktan iyidir” şeklinde değerlendirilmişti. [38]

Kapuçinler, ayrıca üç yerli genci gelecek vaat eden bireyler olarak öne çıkarmışlardı. Bunlar arasında özellikle Yoğun Oluk’ta görev yapan öğretmen Vahan Kejderyan (ya da Kescderyan), “zeki, erdemli ve iyi” bir Katolik olarak övgüyle anılmıştır. Ermenice ve Türkçe konuşan, ayrıca az da olsa Fransızca okuyup konuşabilen Kejderyan, Misyon açısından önemli bir potansiyele sahip görülmekteydi. Fr. da Trieste, Fransızca bilgisini geliştirebilmesi için onun dört yıllığına Fransa’ya gönderilmesini ve ardından “Musa Dağ için çok değerli bir hazine” olarak geri dönmesini planlamıştı. [39] Ancak bu eğitim planının uygulanıp uygulanmadığına dair herhangi bir bilgiye ulaşılamamıştır.

Hıdır Bey'den bir diğer aday, “yetenek ve iyi niyet dolu” olarak tanımlanan Haçer Panosyan (Hecir/Hacir/Hetçir Panosyan), 1899 yılı itibarıyla Lübnan Dağı'ndaki Aziz Francis Assisi Koleji’nde eğitim görmekteydi. Onun “birkaç yıl içinde iyi bir öğretmen olacağı” bekleniyordu. Ancak ailesi hâlâ şizmatik olarak tanımlanmıştı, buna rağmen zamanla din değiştirme olasılığına dair bir umut da vardı. [40]

Abey Koleji'ne kaydolan üçüncü yerli aday ise Vahan Varjabedyan’dı. 1902’de Kolej kapanınca, Varjabedyan ve Panosyan sırasıyla Hıdır Bey ve Yoğun Oluk’a geri dönüp öğretmenlik yapmaya başladılar. Eğitimleri yarım kalmış olsa da Katolik inancına dair ilkeleri öğrenmiş, bunun yanı sıra gramer, coğrafya ve diğer birçok faydalı bilgiyi edinmişlerdi. Eğitimlerini tamamlamak ve gençleri daha da ileriye taşıyabilmek için iki edebiyat kitabı ve ders kitabı talep etmişlerdi. Da Trieste, her iki öğretmenin de “öğretmen ve ilahiyatçı olarak çok iyi işler yaptıklarını” ifade etmiştir. [41][42]

[43] Her ne olursa olsun, bir başka genç adam, Levon Der Bedrosyan, 1900'lerin sonlarından 1912'ye kadar memleketi Yoğun Oluk'ta öğretmenlik yapmış, Osmanlı ordusuna alınmış ve bir daha kendisinden haber alınamamak üzere Mezopotamya'da ayaklanma karşıtı bir harekâtta görevlendirilmiştir. [44]

Dışarıdan öğretmen alımına gelince, Kapuçinler erken dönemlerden itibaren Halep’ten uygun öğretmenler ve yardımcılar aramaya başlamışlardır. [45] Bu doğrultuda, Urfalı olan Toros (daha önce adı geçen) ve Sarkis Muşçağyan, 1900-01 yıllarında sırasıyla Vakıf ve Yoğun Oluk erkek okullarında öğretmenlik yapmışlardır. Toros’un kızlarından biri olan Lusya, kısa süreliğine Vakıf’ta bir kız okulu açmıştır. [46]

1895 yılında Hıdır Bey ve Yoğun Oluk'taki öğretmenler sırasıyla 150 ve 125 Osmanlı kuruşu maaş alıyorlardı. [47] 1902 yılının Eylül ayında, dört Katolik okulunun yıllık giderleri 982 frank olarak bildirilmiş ve bu giderlerin detayları şu şekilde sıralanmıştır: dört öğretmen maaşı, sırasıyla 300, 215, 215 ve 204 frank; kitaplar için 30 frank; kağıt için 10 frank; mürekkep için 6 frank; kalem için ise 2 frank. [48] Bir yıl sonra, Hıdır Bey’deki erkek öğretmenin maaşı 138,20 Osmanlı kuruşu, kadın öğretmenin maaşı ise 94,20 kuruş, Yoğun Oluk’taki erkek öğretmenin maaşı ise 94,20 kuruş olarak belirlenmiştir. [49] Bu durumda, Hıdır Bey’deki kadın öğretmen, erkek meslektaşından 44 kuruş (%32) daha düşük maaş almakla birlikte, maaşı Yoğun Oluk’taki erkek öğretmenin maaşıyla eşit olmuştur.

Öğrenim Harçları, Ders Kitapları, Müfredat

Ücretsiz eğitim, ebeveynlerin çocuklarını Katolik okullarına göndermelerinin başlıca nedeniydi. Bir Kapuçin misyonerinin belirttiğine göre, "Her şey bedava, et amore Dei kitaplar, kağıtlar, kalemler, mürekkep, erkek ve kadın öğretmenler..." [51] Ayrıca, "küçük hediyelik eşyaların" dağıtılması öğrenme isteğini artırmış; bir örnekte öğrenci sayısı sekiz gün içinde iki katına çıkmıştır. [52] Da Trieste, "erkek ve kız öğrencilerimizin çıplak bedenlerini giydirmek için" Peder General’den "küçük bir yardım" talep etmiş ve bunun kabul edileceğini ummuştur. [53] Bir Protestan misyoner, her ne kadar önyargılı olsa da, Kapuçinlerin kullandığı bu yöntemleri şu şekilde özetlemiştir: "Kapuçinler burada [Yoğun Oluk’ta] bizi zorluyorlar ve bazı çocuklarımızı ele geçirdiler. Yöntemleri, iyi ve kapsamlı bir eğitim vermek yerine, ebeveynleri tüm masraflardan kurtarma ve bayram günlerinde çocuklara çok sayıda hediye vererek onları cezbetmektir. Bu yöntem, dünyanın bakış açısından değerlendirildiğinde kesinlikle başarı getirecektir." [54]

Kullanılan ders kitaplarına dair bilgi yetersizdir. 1894 yılında okullar neredeyse yeraltında faaliyet gösteriyor ve Haziran ayında kısa bir süreliğine fiilen kapatılmışlardır; çünkü hükümet onları yasadışı kabul etmiştir. Yoğun şikayetler ve rüşvet ödemelerinin ardından okullar yeniden açılmış, ancak ders kitapları resmi teftiş için Halep’e gönderilmeden önce değildi. [56] 1900 yılı, yeni okulların açılması beklentisiyle ders kitabı alımının arttığı bir yıl olmuştur. Ermenice ve Türkçe kitaplar için 12 Osmanlı lirasından fazla harcama yapılmış, ayrıca Da Trieste, İtalya'nın Beyrut Başkonsolosu Signor Witto’ya, İtalya Dışişleri Bakanı'nın kitap ve ilgili materyalleri bağışlamaya istekli olup olmadığını sormuştur. Witto, "dostane bir destek jestiyle" bu talebe ilgi duyduğunu belirtmiş ancak öncelikle ihtiyaç duyulan kitap türlerini seçmek için bir kriter belirlemeyi ve İtalya’daki ilkokullarda eğitim gören öğrencilerin sayısına ve sınıf seviyelerine dair bilgi edinmeyi talep etmiştir. [57] Sonunda, Dışişleri Bakanı “zengin bir skolastik obje, tablet ve coğrafi harita koleksiyonu” göndermiştir. Aynı zamanda, belki de Witto'nun girişimleri sayesinde, Musa Dağ için Polonya'dan 700 Fransız frangı tutarında önemli bir bağış yapılmıştır, ancak Kapuçinler’in Başı, belirtilmeyen bir nedenle bu bağışı Da Trieste’ye teslim etmemiştir. [58]

Müfredatta zorunlu ders olarak Ermenice, Türkçe, Aritmetik ve Coğrafya bulunuyordu. Seçmeli dersler arasında ise İtalyanca ve Fransızca yer alıyordu. [59] Gençlerin, yirmi ya da otuz yıl içinde standart Ermeniceyi daha iyi konuşacakları umuluyordu. [60] Kızlar için, Türkçe konuşmak ve okumak üzerine özellikle yoğunlaşılmakta olduğu anlaşılmaktadır. [61] Şarkı söylemek ise günlük faaliyetlerin ayrılmaz bir parçasıydı. [62] Da Trieste, diğer tüm derslerin önüne geçerek, Din derslerine özel bir önem vermekteydi. Öğrencilerin ve onların aracılığıyla yetişkinlerin daha iyi anlayabilmesi için, Fr. Alfonse'un İlmihali yerel Ermeni lehçesine çevrilmiştir. [63] Mezhepleri ne olursa olsun, tüm öğrenciler bu derslere katılmak zorundaydı; katılmayı reddedenler okuldan atılabilirdi. [64]

Musa Dağ hakkındaki Kapuçin misyonerlerine ait belge (kaynak: Curia Generale dei Frati Minori Cappuccini, Instituto Storico, Archivio Generale dei Cappuccini, Roma).

Çocuklar, hafta içi günlerinin yanı sıra pazar günleri ve bayramlarda da Kutsal Ayine katılırlardı. Daha spesifik olarak,

“Okul günlerinde, öğretmenler ve öğrenciler [Hıdır Bey] Şapelimizde toplanır, öncelikle saygı duruşunda bulunur ve ardından Ermenice Tespih ile Türkçe Salve Regina okurlar. Daha sonra Kutsal Ayin’i izler ve dini bir şarkı söylerler. Haftalık ayinlerde ise Aziz Alfonse’un Türkçe meditasyonları okunur. Özellikle bayramlarda Kutsal Ayin tütsüyle kutlanır, İncil okunur ve Önsöz ile Pater Noster gibi dualar yapılır. Latin ayini için ilahi söyleyecek kimse bulunmadığı için, öğrenciler bildikleri bölümleri okurlar: Kyrie, Gloria, Credo ve Agnus Dei.”

Yukarıdaki rutinlerden bazıları okuldan sonra da tekrarlanırdı. Öğrenciler ve öğretmenler, hem Ermenice hem de Türkçe olarak Rab'bin Duası, Ave Maria ve Confiteor (Günah Çıkarma) okurlar, Ermenice Meryem Ana Ayinleri ve Türkçe Teolojik Eylemler okur ve zaman zaman İtalyanca ve Latince olarak ilgili şarkıları söylerlerdi. [66]

1890'ların sonlarına doğru müfredat büyük ölçüde aynı kalmıştı. "Halkın entelektüel gelişimi henüz başlangıç aşamasında olduğundan, misyonerler onlara hem maddi hem de dini alanda en temel bilgileri öğretmeye başlamalıdır. En önemlisi, onlara Türklerin meşru otoritesine karşı itaat ve saygı telkin etmelidir, çünkü Katolik bir topluluğun, hükümetlerinin düşmanı olmadığına ikna olmaları muhtemeldir." "Bu asil görevi başarmak" için her iki cinsiyet için de yeni okulların açılması gerekiyordu. Özellikle "Katolik aileler, çocuklarının özgürce gidebilecekleri iyi bir Fransız okuluna sahip olmaktan memnun olacaklardır." Bu nedenle, gerekli fonların toplanması amacıyla "Fransa'daki Hıristiyanların cömertliğine acil bir çağrı" yapılmıştır. [67]

Sonuç

Hıdır Bey'deki Kapuçin misyonerleri, Antakya Misyonu'nu (Musa Dağ da dahil olmak üzere) özellikle önemsemekteydiler çünkü Maruniler, Cizvitler, Lazaristler, Frères des Écoles Chrétiennes, rahibeler gibi diğer dini gruplardan farklı olarak, "hiç kimseyle sorun yaşamadan, Lübnan'daki 115 Maronit okulunu ve başka yerlerdeki diğer okulları korumak yerine, sadece ilgili bakım yurtlarına bağlı okullarımız için endişelenelim" yaklaşımını benimsemişlerdi. [68]

Sonuç olarak, Kapuçinler, karşılaştıkları bazı sosyal engeller olmasaydı, diğer Apostolik Ermenileri kendi taraflarına çekebileceklerine inanıyorlardı. Bir misyonerin belirttiği gibi, "Eğer birkaç kişi, 13 yaşında okuldan ayrıldıklarında çevrelerinin etkisine, yani inanılmaz bir dini ilgisizlik geleneğinin cazibesine boyun eğmeseydi ve Katolik kızlarımız, Katolik olmayanlarla evlenmeseydi, Hıdır Bey yakında örnek bir misyon olurdu." [69]

  • [1] ABCFM, ABC: 16.9.5., cilt 11, Adams'tan Smith'e, 29 Aralık 1892
  • [2] Curia Generale dei Frati Minori Cappuccini, Instituto Storico, Archivio Generale dei Cappuccini (bundan sonra AGC olarak anılacaktır), Roma, H 93, Cartella V, Hıdır Bey Andrea da Kalasclia'daki Kapuçinlerin Üstadından Peder General'e, 19 Ağustos 1909.
  • [3] Sacra Congregazione per le Chiese Orientali (bundan sonra SCCO) Arşivi, Roma, Rubrica 105 (1), Dosya 29, Armeni del Patriarcato 1893-1895, 1897-1900, Dosya 29, Missioni nei Villagi di Kapussie, Kudurbegh, Jughunluk, Giovanni Andrea da Caramagna'dan Apostolik Delege ve Suriye Patrik Vekili Caudenzio Bonfigli Arc. da Cabasa'ya, 26 Haziran 1891. 
  • [4] AGC, H 93, Cartella V, Fedele da Trieste'den Peder General'e (Kapuçin Tarikatından), 8 Ağustos 1900, “1891-1900 Yılları Arasında Hıdır Bey Misyonunun Tarihi”.  Metin İtalyanca olmasına rağmen, belgenin başlığı da Latincedir: “Chronicon seu Memoriae Historico. Chronologicae novae Missionis Kodorbekiensis prope Antiochiam anno Domini 1891 fundatae.  Kodorbek. Al anno 1891 usque 1900 mensis Augusti” (bundan sonra Chronicon Historico olarak anılacaktır).  Fr. Bernardino da Canetra hakkındaki bilgiler “Tarihsel Giriş” alt başlığı altında verilmiştir.
  • [5] AGC, H 93, Cartella V, Da Trieste'den Peder Antonio'ya, 4 Haziran 1893.
  • [6] A.g.e., Da Trieste'den Peder General'e, 8 Ağustos 1900, Chronicon Historico for 1900. 
  • [7] A.g.e., Chronicon Historico 1898-99. 
  • [8] A.g.e., Da Trieste, 2 Nisan 1903 tarihli bir mektubun kopyası, V. Rev. Sekreteri Clemente'ye (da Terzorio), V. Rev. Peder General'e ve uygun görülürse Marcellino da Vallarsa'ya gösterilmek üzere gönderilmiştir.  
  • [9] Archives des Capucins de France (bundan sonra ACF), Bibliothèque Franciscaine de Capucins, Paris, Dosya 65/175, Anciennes Missions, 1) Syrie et Liban: Correspondence 1880-1919 (1ère liasse), Da Vallarsa'dan V. Rev. Father Moyse'a, 22 Kasım 1902.
  • [10] AGC, H 93, Cartella V, Da Vallarsa'dan Rev Father'a, 17 Kasım 1895.
  • [11] A.g.e., Da Trieste'den Misyonlar Genel Sekreteri Fr. Antonino/Antonio da Reschio'ya, 4 Haziran 1893; ACF, Dosya 1R¹, Syrie: Listes des missionnaires (Province de Lyon)/Notices sur les divers postes, 1916, Fr. Jerôme'dan Saygıdeğer Efendi'ye, 28 Ekim 1907; idem, Fr. Jerôme'dan V. Rev. Father'a, 4 Şubat 1910.  
  • [12] Örneğin bir okul 1891 yılında gün ışığını görür görmez kapılarını kapatmıştır.  Bakınız SCCO, Rubrica 105 (1), Dosya 29, Da Caramagna'dan Da Cabasa'ya, 26 Haziran 1891.  1896'da başka bir okul daha vardı, ancak o da kısa ömürlü oldu.  Bakınız Clemente da Terzorio, Le missioni dei minori Cappuccini, cilt 5, (Turchia Asiatica).  Roma: Cooperativa Tipografica Manuzio, 1919), s. 464.
  • [13] AGC, H 93, Cartella V, Fr. Apollinare dal Tretto'dan Fr. Clemente da Terzorio'ya, 8 Eylül 1898.
  • [14] A.g.e.
  • [15] A.g.e., 9 Kasım 1898.
  • [16] A.g.e., Da Trieste'den V. Rev. Father Sekreterine, 8 Ağustos 1900, Chronicon Historico for 1898-99.  Ancak 9 Eylül 1899 tarihi Dal Tretto'nun verdiği bilgilerle uyuşmamaktadır, zira Da Trieste 19 Ekim 1899'da Papa V. Rev: “Kız okulunu açalı 3 aydan fazla oldu ve yeterince iyi gidiyor.”
  • [17] A.g.e., Da Vallarsa'dan V. Peder General'e, 3 Kasım 1899.
  • [18] R.P. Jérôme, “Touchant hommage à un missionnaire,” Les Missions Catholiques 44: 2270 (8 Aralık 1912): 578; ACF, Dosya 1R¹, Syrie: Listes des missionnaires, Fr. Jerôme? to V. Rev. Father, 4 Şubat 1910.
  • [19] ACF, Dosya 1R¹, Syrie: Listes des missionnaires, Notre œvres dans les missions: Mission de Syrie (1914 yılı raporu).
  • [20] AGC, H 93, Cartella V, Da Trieste'den Rev. Father General'e, 1 Aralık 1892.
  • [21] A.g.e., Da Trieste, Koderbek: Misyonun Özellikleri, Eylül 1901.
  • [22] Capuchin Missionary Archives (bundan sonra CMA), Maison St. François, Mtayleb, Lübnan, H 93, Syria Privati, belge numarası 23, Da Trieste'den Genel Sekretere, bölüm II, 1902 yılı için Hıdır Bey'deki mülkler, 20 Kasım 1902.  
  • [23] AGC, H 93, Cartella V, Da Trieste, Koderbek: Misyonun Mülkleri, Eylül 1901; CMA, H 93, Syria Privati doc. no 23, Da Trieste'den Genel Sekretere, 20 Kasım 1902. 
  • [24] AGC, H 93, Klasör V, Chronicon Historico, No. 2: Ocak ayı, MS 1901.
  • [25] Aynı eser, Trieste'den, Koderbek: Misyonun mülkleri, Eylül 1901.
  • [26] Aynı eser, Chronicon Historico, No. III, Aralık ayı 1900.
  • [27] Aynı eser, Trieste'den Sayın Sekreter Genel'e, 3 Kasım 1901.
  • [28] Aynı eser.
  • [29] Aynı eser, Tretto'dan Sayın Peder'e, 4 Eylül 1901; Trieste'den Sayın Sekreter Genel'e, 3 Kasım 1901; Ek: Trieste'den Sayın Peder Andrea da Léonissa (1. Müşavir) ve Sayın Peder Francesco da Salima'ya (2. Müşavir), 3 Ekim 1901; Trieste'den Sayın Peder Sekreter'e mektup, 21 Ekim 1901 – Sayın Peder Genel'e ve ayrıca İnanç Propagandası Kardinal Prefekti'ne iletilmek üzere.
  • [30] Aynı eser, Chronicon Historico'ya ek, bölüm 4/b: Okullarla ilgili haberler, 11 Eylül 1900.
  • [31] Aynı eser, Trieste'den Reschio'ya, 20 Temmuz 1895; Tretto'dan Sayın Peder'e, 19 Ekim 1899.
  • [32] Aynı eser, Trieste'den Reschio'ya, 20 Temmuz 1895.
  • [33] Aynı eser, Kalasclia'dan Sayın Peder Genel'e, 16 Ocak 1907.
  • [34] Aynı eser, Trieste'den Sayın Peder Genel'e, 1 Aralık 1892; Trieste'den Sayın Peder Antonio'ya, 4 Haziran 1893. Diğer misyonerler ileriki yıllarda en azından Din dersini, belki de Fransızca ve İtalyanca'yı da öğretmiş olmalılar.
  • [35] Aynı eser, Kalasclia'dan Sayın Peder Genel'e, 19 Ağustos 1909.
  • [36] Aynı eser, Peder Vincenzo d’Alessandria'dan Prefekt’e, 22 Şubat 1891.
  • [37] Aynı eser, Trieste'den Sayın Peder Genel'e, 1 Aralık 1892.
  • [38] Aynı eser, Trieste'den Sayın Peder Sekreter’e – Sayın Peder Genel’e sunulmak üzere – 10 Kasım 1900; Chronicon Historico'ya ek, bölüm 4/b, Okullarla ilgili haberler, 11 Eylül 1900.
  • [39] ACF, Dosya 65/175, Eski Misyonlar, Trieste'den Sayın Peder Moyse’a, 19 Mayıs 1900. Bkz. ayrıca AGC, H 93, Klasör V, Trieste'den Sayın Peder Sekreter’e, 7 Temmuz 1900.
  • [40] AGC, H 93, Klasör V, Trieste'den Sayın Peder Sekreter’e – Sayın Peder Genel’e sunulmak üzere – 10 Kasım 1900; Chronicon Historico'ya ek, bölüm 4/b, Okullarla ilgili haberler, 11 Eylül 1900.
  • [41] ACF, Dosya 65/175, Eski Misyonlar, Vahan Varjabedyan ve Hachir Panossian’dan Sayın Peder’e, 22 Kasım 1902.
  • [42] Aynı eser, Trieste'den Peder Moyse (d’Orléans)’a, 22 Kasım 1902. Hıdırbey’de görev yapan iki öğretmenden daha bahsedilmektedir: Hagop Atamian (Aghub Attumian) – bkz. Chronicon Historico, Haziran 1894 olayları – ve “Michail Mihailian Bedrossian Deghirmangian” adında biri – bkz. Chronicon Historico, No. 1, Tarih, Kasım 1900. İkinci vakada üç soyadının geçmesi nedeniyle, bu kişinin tek bir öğretmen mi yoksa üç ayrı kişi mi olduğu anlaşılmamaktadır.
  • [43] ACF, Dosya 65/175, Eski Misyonlar, Trieste'den Peder Moyse’a, 22 Kasım 1902.
  • [44] Paul Bedrosian (Boghos Der Bedrosian), yazara mektup, tarih yok (1990).
  • [45] AGC, H 93, Klasör V, d’Alessandria'dan Prefekt’e, 22 Şubat 1891.
  • [46] Aynı eser, Trieste'den, Chronicon Historico içinde, Ağustos 1901 ve No. 5, Ağustos 1901’in devamı.
  • [47] Aynı eser, Trieste'den Peder Antonino’ya, 1 Mart 1895.
  • [48] Aynı eser, Trieste'den Sayın Sekreter Da Terzorio’ya, 15 Aralık 1902.
  • [49] Aynı eser, Trieste'den, 2 Nisan 1903 tarihli mektubun bir kopyası, Sayın Sekreter Clemente (da Terzorio)’ya gönderilmiş.
  • [50] Aynı eser, Trieste'den Peder Antonino’ya, 20 Temmuz 1895; Trieste'den Sayın Peder Genel Bernardo da Andermatt’a Hıdır Bey Misyonu hakkında rapor, Eylül 1895.
  • [51] Aynı eser, Trieste'den, Chronicon Historico, Koderbek, Kutsal Görev: Çalışmalar, Eylül 1901. Bkz. ayrıca ABCFM, ABC: 16.9.5, cilt 10, Adams, Antakya Misyonu Raporu, 12 ay, Haziran 1893.
  • [52] AGC, H 93, Klasör V, Vallarsa’dan Sayın Peder’e, 2 Ocak 1896.
  • [53] Aynı eser, Trieste'den Sayın Peder Sekreter’e, 15 Temmuz 1903.
  • [54] ABCFM, ABC: 16.9.5, cilt 16, Sanders, Ayntab İstasyonu Raporu, Temmuz 1903 - Haziran 1904.
  • [55] AGC, H 93, Klasör V, Trieste'den Sayın Peder Genel’e, 24 Temmuz 1894. Hıdır Bey ve Yoğunoluk’taki erkek okullarının kapatılma emri, Halep vilayeti valisinden gelmiş ve 19 Haziran’da Svedia kaymakamı ile Antakya belediyesinde Ermeni işlerinden sorumlu danışman (veya meclis üyesi) Boghos Ağa tarafından Latinlerin muhtarı ile öğretmenler Sarkiss Tasian ve Hagop Atamian (Aghub Attumian)’a Hıdır Bey’de iletilmiştir. Bkz. Chronicon Historico, Haziran 1894 olayları.
  • [56] Aynı eser, Dal Tretto ve Trieste'den Sayın Peder Sekreter’e, 2 Nisan 1900.
  • [57] Aynı eser, Tablo VI, Başkonsolos Witto’dan Trieste’ye, 12 Ağustos 1900. Witto’nun Beyrut’ta mı yoksa Halep’te mi İtalya Başkonsolosu olduğu belli değildir.
  • [58] Aynı eser, Trieste'den, Chronicon Historico, No. 3, Şubat [– Nisan] 1901.
  • [59] Aynı eser, Vallarsa’dan Sayın Peder’e, 2 Ocak 1896; Trieste'den Sayın Peder Sekreter’e – Sayın Peder Genel’e sunulmak üzere – 10 Kasım 1900, Chronicon Historico'ya ek, bölüm 4/b, Okullarla ilgili haberler, 11 Eylül 1900; Dal Tretto’dan Sayın Peder’e, 4 Eylül 1901.
  • [60] Aynı eser, Trieste'den Sayın Peder Genel’e, 1 Aralık 1892.
  • [61] Aynı eser, Trieste'den Sayın Peder Sekreter’e – Sayın Peder Genel’e sunulmak üzere – 10 Kasım 1900, Chronicon Historico'ya ek, bölüm 4/b, Okullarla ilgili haberler, 11 Eylül 1900.
  • [62] Aynı eser, Vallarsa’dan Sayın Peder’e, 2 Ocak 1896; Dal Tretto’dan Sayın Peder’e, 19 Ekim 1899; Trieste'den Sayın Peder Sekreter’e, 15 Mayıs 1900; Trieste'den Sayın Peder Sekreter’e – Sayın Peder Genel’e sunulmak üzere – 10 Kasım 1900, Chronicon Historico'ya ek, bölüm 4/b, Okullarla ilgili haberler, 11 Eylül 1900; Dal Tretto’dan Sayın Peder’e, 4 Eylül 1901.
  • [63] Aynı eser, Trieste'den Sayın Peder Genel’e, 1 Aralık 1892.
  • [64] Aynı eser, Vallarsa’dan Sayın Peder’e, 2 Ocak 1896.
  • [65] Aynı eser, Trieste'den Sayın Peder Sekreter’e – Sayın Peder Genel’e sunulmak üzere – 10 Kasım 1900, Chronicon Historico'ya ek, bölüm 4/b, Okullarla ilgili haberler, 11 Eylül 1900.
  • [66] Aynı eser, Trieste'den, Chronicon Historico, No. III, Aralık 1900.
  • [67] Fidèle Bonin, “Koderbek Misyonu,” Les Missions Catholiques 31:1594 (22 Aralık 1899): 602-603.
  • [68] AGC, H 93, Klasör V, Trieste'den Tarikatımızın Sayın Peder Vekilharcı’na, 15 Ekim 1902.
  • [69] R.P. Jérôme, “Khoderbek (Suriye) Misyonu,” Les Missions Catholiques 42:2159 (21 Ekim 1910): 497.