Atina, Durğuti (Fix) mahallesi. Burada binlerce Ermeni mülteci henüz gecekondularda yaşarken. Fotoğrafın arkasındaki yazı: “ Fix, evimizin önü”. Sağdan ikincisi Filor Yerganyan (doğum Sukiasyan). Diğerleri: Eleni, Zümrüt, Sofya, Katina.

Rikardo Yerganyan Koleksiyonu – Atina

27.04.2020, Çeviren: Nazli Temir Beyleryan

Bu hatıra nesneleri 30 Kasım 2019 tarihinde Atina’da gerçekleştirilen Huşamadayan atölyesinde toplandılar. Bu sayfa Atina’da yayınlanan “Armenika” gazetesi ve Hamazkayin Derneği’nin katkılarıyla oluşturulmuştur.

Bu sayfada, Akhisarlı (İzmir’in 80km. kuzey-doğusu) Yerganyan ailesinin hikayesine yer veriyoruz. Kendi aile hikayesini ve burada yayınladığımız tüm fotoğrafları, bize Rikardo Yerganyan ulaştırmıştır. Onun aile hikayesi, kendisine, 1915’ten sonra hayatta kalan aile bireyleri, özellikle de amcası Ardaşes Yerganyan (bugün Buenos Aires’te yaşar) tarafından aktarılmıştır. Aynı zamanda Rikardo’nun büyük amcası Levon Yerganyan’ın, ermeni basınında yer alan yazıları da, bu anlatılar için önemli bir kaynak oluşturur.

Rikardo, Akhisar doğumlu Hovhannes Yerganyan’dan (1892-1972) olma, Armen Garo Yerganyan’ın oğludur. Akhisar’da, Birinci Dünya Savaşı’ndan önce yapılan nüfus sayımına göre, yaklaşık 22.000 kişiden oluşan bu şehirde, 11.000 Türk, 10.000 Rum, 800-900 Ermeni (bunların neredeyse yirmisi Poşa Ermenilerdir) ve 150 Yahudi yaşamaktaydı.

Hovhannes Yerganyan, ilkokul eğitimini, doğduğu yerde, Avedikyan Okulunda alır. 1905 yılında ise Manisa’daki Ermeni-Amerikan yatılı koleji olan ve birçok eğitim sever Ermeni gibi babası Takvor’in de kuruluşunda yer aldığı, K. Ölmezyan Okuluna geçer. 1908 yılında ise İzmir’deki Mesropyan Kolejine geçer. Buradan mezun olduktan sonra da İzmir’deki Mekteb-i Sultani’ye [1] girer fakat Birinci Dünya Savaşının patlak vermesiyle, eğitimine ara vermek zorunda kalır.  

1915’in sonlarında, Midilli’de bulunmaktadır ve bu sayede soykırım dehşetinden kurtulma şansı olur. Savaş yılları boyunca Selanik’te kalır, ateşkesten sonra ise doğduğu şehre, Akhisar’a geri döner.

Savaş sonrası yıllarda, 1919’dan sonra, bu bölgeler, Yunan ordusu tarafından ele geçirilir. Hovhannes bu sırada, hemşerisi Filor Sukiasyan (doğum 1905) ile yeni nişanlanmıştır. Filor, eğitimini İzmir’deki “Hripsimyants” Okulunda almıştır. Kısa bir süre sonra, Yunanların, Türk ordusu karşısında geri çekilmesiyle birlikte, Hovhannes, Filor, Filor’un kız kardeşi Güla ve anneleri Hayganuş, Akhisar’dan kalkan son tren ile İzmir’e sığınırlar. Hovhannes burada, Filor ve yakınlarını, bilinmeyen bir güzergâha doğru yola çıkan bir gemiye bindirip, kaçmalarını sağlar. Kendisi ve küçük kardeşi Avedis ise denize atlayıp, limandaki Amerikan gemilerinden birine binmeye çalışırlar fakat geri çevrilirler ve karaya dönerler. Neticede, İzmir’in işgal altında bulunan bölgelerinde, binlerce Rum ve Ermeni erkek, Türkler tarafından rehin alınırlar. Hovhannes ise tutuklanır ve yol yapımlarında çalışmak üzere Antep’e ve Kilis’e sürülür.

Hacı Sukias ağa Avedikyan ve eşi (ismi bilinmiyor). Filor Sukiasyan (Yerganyan)’ın büyük annesi ve büyük babası.

Bu sürgün yıllarında, Hovhannes’in Türkçe bilmesi, onun alın yazısını değiştirir. Türk bir subayın yanında yaverlik yapmaya başlar. Karşılığında yiyecek ve sigara kazanır, onları da Ermeni ve Rum arkadaşlarıyla paylaşır. Böylece rehin arkadaşlarının bu zor döneminin, daha çekilir hale gelmesine yardımcı olurdu. Sonunda, Uluslararası Kızıl Haçın da müdahalesi ile birçok rehin serbest bırakılır. Hovhannes 1923’te Atina’ya gider. Burada ilk yaptığı şey, şehir merkezindeki Ermeni Kilisesi’ne gitmek olur. Kilisedeki Ermeni sığınmacıların kayıtlarını inceleyerek, nişanlısı Filor’un ve akrabalarının da Atina’da olduğunu öğrenir. Hemen onlara ulaşır ve Durğuti (Fix) mahallesindeki sığınma kampına yerleşir. Sonrasında, Filor ile evlenir ve üç çocukları olur: Eliz, Armen Garo ve Ardaşes (aile arasında Ardaş diye de bilinir).

İkinci Dünya Savaşı’nda, Nazi işgali altında geçirilen zor yıllardan sonra, 1949’da ailece Arjantin’e, Buenos Aires’e, yerleşirler. Hovhannes 1972 yılında bu şehirde hayata veda eder.

1962 eylülünde, İzmir’deki sürgünden tam kırk yıl sonra, Filor Yerganyan (doğum Sukiasyan), Arjantin’den tek başına Türkiye’ye gelir, doğduğu memleketi Akhisar’ı ziyaret eder. Yerganyanların ve Sukiasyanların evlerini bulur ve önlerinde fotoğraf çekilir. Bu yolculuk esnasında çekilen fotoğrafları bu sayfada sizlere sunuyoruz.   

Hovhannes Yerganyan’ın baba ismi Takvor’tir. Manisa doğumludur. Annesi Eliz ve Eliz’in babası “Kâtip” Hovhannes de Akhisar doğumludur. Takvor’in ve Eliz’in Akhisar’da yedi çocukları olur: Ağavni, Armenak, Hovhannes, Dikran, Levon, Toros ve Avedis. Ailenin, 1914 yılına kadar, refah bir yaşam sürmeleri çocuklarının birçoğunun eğitim alabilmelerine olanak tanımıştır. Onlar, bu sayede, önce, Akhisar ilkokulunda, sonrasında da Manisa’daki, İzmir’de ve İstanbul’daki kolejlerde eğitimlerini tamamlayabilmişlerdi. 

Takvor, Akhisar’da kuru uzum üreticiliği ve ticareti ile uğraşırdı. Yerganyanlar’ın, şehrin içinde, Akhisar’ın meşhur çekirdeksiz üzümlerini yetiştikleri geniş bağları vardı. Bu üzümlerden, kuru uzum üretimi de yaparlardı. Daha sonrasında Takvor, devlet tütün mamulleri yerel şirketinin başına müdür olarak atanır. Merkezin bayisi için özel olarak yapılmış binada çalışmaktadır. Sonrasında, şirket kendisini, yine aynı iş için Denizli’ye yollayacaktır.

1915 soykırımında, Takvor’in kızı Ağavni, eşi ve üç çocuğu ile birlikte sürgüne gönderilir. Annesi Eliz ve erkek kardeşi Toros da sonrasında sürgüne yollanırlar. Toros, henüz 14 yaşındadır ve sürgün sırasında akrabalarının Fırat nehrinde yok olmalarına tanık olur. Toros sonunda bu dehşetten kurtulup İzmir’e ulaşmayı başarır, oradan ise 1922 yılında Atina’ya geçer. Atina Ermenistan Konsolosluğunun verdiği pasaport sayesinde ise Paris’e ulaşır.

Takvor, tek başına Denizli’den sürgün edilir ve öldürülür. Levon ise soykırım yıllarında Tarsus’a sürgün edilecek ve ateşkese kadar orada kalacaktır, sonrasında ise Akhisar’a dönecektir. 1922 yılında, o da Paris’e yerleşir. Orada, günlük Haraç gazetesi ve Kahire’de bulunan Husaper gazetesine yıllarca yazılar yollar. O, Akhisar’daki aile hatıralarını, yerel halkın yaşamını ve aynı zamanda İzmir’deki Ermenilerin yaşadıkları kadere dair birçok yazı kaleme alır. 1971 yılında ise Paris’te hayata gözlerini yumar. Küçük kardeşi de aynı şekilde Atina’ya ulaşmıştır ve orada, 1920lerde ölür. Armenak ve Dikran ise İzmir’de 1922 yılında, Mustafa Kemal’in ordularının İzmir’e girdiği yılda katledilirler.

Hovhannes ve Filor Yerganyan’ın tüm ailesi bugün Arjantin’in Buenos Aires kentinde yaşarlar. Rikardo 1991’de ailesiyle birlikte Atina’ya yerleşir.

[1] Şimdiki Izmir Atatürk Lisesi Eğitim Vakfı. Maarifi Umumi Nizamnamesinin 42-50. maddeleri gereği, her vilayet merkezinde bir Mektebi Sultani kurulması öngörülmüştür. Rüşdiye diploması olanların girdiği ilk üç yıllık adi sultani ile başlayacak, İdadi diploması olanların ise Ali Sultani bölümüne gireceği her iki bölümün de üçer yıllık eğitim olduğu belirtilmiştir. Bu okullar paralı olup yatılı ve gündüzlü öğrencileri alacaktır.
Bknz. www.izalev.com/index.php/okulumuz/okulumuzun-tarihcesi

Toros Yerganyan'ın Yunanistan üzerinden Fransa'ya geçebilmesini sağlayan Ermenistan Cumhuriyeti pasaportu. Pasaport 1 Kasım 1922 tarihli ve Atina'daki Ermenistan konsolosu Dİkran Çayyan'ın imzasını taşıyor.

1. Hovhannes Yerganyan ve Filor Sukiasyan, 1923’te Atina’da. Fotoğrafın arkasında Hovhannes şöyle yazar: “ Kardeşlerim Levon ve Toros Yerganyan’a. Esaretten dönüşümde o kara günlerden bir anı. Paris”.
2. 1934, Atina, Fix mahallesi. Yerganyan ailesi kendi evlerinin önünde. Ayakta, soldan sağa Hovhannes Yerganyan, Filor Yerganyan (doğum Sukiasyan). Oturanlar: soldan sağa: komşularından biri ve Hayganuş Sukiasyan.

1. Atina, Durğuti (Fix) mahallesi. Burada binlerce Ermeni mülteci henüz gecekondularda yaşarken. Fotoğrafın arkasındaki yazı: “ Fix, evimizin önü”. Sağdan ikincisi Filor Yerganyan (doğum Sukiasyan). Diğerleri: Eleni, Zümrüt, Sofya, Katina.
2. Atina'daki  Durguti Mahallesi'nden bir kare, 1920'li veya 1930'lu yıllar.

1. 1936, Atina. Armen Garo Yerganyan (solda), geleneksel yunan kıyafeti ile.
2. 1934, Atina, Grup fotoğrafı. Solda oturan Armen Garo Yerganyan, ayakta en sağda Eliz Yerganyan.

1. 1949 yılında Yerganyan ailesi Arjantin’e iki seferde ulaşır. Önce, Filor ve iki çocukları Armen Garo ve Ardaşes göçerler, altı ay sonra ise, Hovhannes ile kızı Eliz ve Filor’un annesi Hayganuş onlara katılırlar. Bu fotoğraf, 1949’da bu ikinci grup Buenos Aires’e ulaştığında çekilmiştir. Solda Armen Garo, ortada Hayganuş, sağda ise Ardaşes.
2. 1949, Buenos Aires. Soldan sağa Armen Garo, Filor, Ardaşes.

1. 1941-42 eğitim öğretim yılı Ermeni Katolik İlkokulu öğrencileri ve öğretim kadrosu. Atina, Durğutı (Fix) mahallesi. Son sırada, ayakta, soldan beşincisi Armen Garo Yerganyan. Öğretmenler arasında, beyaz gömlekli, kravatsız ve koyu üniforma ile beliren Kevork Garvarents. Onun tam sağında oturan, rahip ise muhtemelen okulun müdürüdür.
2. 1942-43 eğitim öğretim yılı Ermeni Katolik İlkokulu öğrencileri ve öğretim kadrosu. Atina, Durğutı (Fix) mahallesi.

1. Armen Garo Yerganyan’ın izcilik belgesi. Atina, 1945.
2. Atina, 1946. Ermeni izciler kampa giderken.

Filor Yerganyan, Akhisar Yerganyan ailesinin evinin avlusunda.

1. 20 Eylül 1962, Akhisar. Filor Yerganyan (doğum Sukiasyan), Arjantin’den Türkiye’ye doğduğu memleketini, Akhisar’ı ziyaretteyken. Sukiasyan ailesinin evinin önünde.
2. Filor’un Akhisar ziyaretinden bir başka fotoğraf. Sukiasyanların evlerinin bulunduğu sokakta.

1. Yerganyan ailesi, Atina. Solda sağa, ayaktakiler: Filor, Eliz, Armen Garo; oturanlar: Hovhannes, onun solunda Ardaş.
2. Yerganyan ailesi, Atina, 1947. Oturanlar, solda sağa: Filor, Hovhannes; ayaktakiler, soldan sağa: Ardaşes, Armen Garo, Eliz. 

Akhisar Yunan hâkimiyeti altındayken,1920'lerin başı.

Levon Yeganyan'ın Kahire'de yayınlanan "Husaper" Gazetesinde çıkan, Akhisar (Aralık 1967) hakkındaki makale. Makaleyi okumak için yukarıdaki resme tıklayın.

Levon Yeganyan'ın Kahire'de yayınlanan "Husaper" Gazetesinde çıkan, İzmir hakkındaki makale. Makaleyi okumak için yukarıdaki resme tıklayın.